2019 yılında İstanbul’da kurularak elektrikli mikro mobilite alanında Türkiye’nin ilk yerli üreticilerinden biri olarak faaliyetlerine başlayan Hergele Mobility, geçtiğimiz günlerde 5. yaşını kutladı. Elektrikli scooter üreterek başladığı yolda, kendi geliştirdiği mikro mobilite filo yönetim yazılımını da ekleyerek müşterilerine kapsamlı bir iş paketi sunan şirketin yolları Migros ile kesişti ve intralojistik operasyonlarda mikro mobilite araçlarının yaratabileceği fayda üzerine birlikte çalışarak WAMO araçlarını geliştirdiler. Şirketin ilk tur yatırımcılarından EIT Urban Mobility (Avrupa Birliği Teknoloji Enstitüsü) tarafından, 2024 yılında "Avrupa’nın ilk 15 üretim odaklı girişimi"nden biri olarak seçilen Hergele Mobility, yeni yatırımlarla büyümesini sürdürüyor.
MAĞAZA TOPLAMA SÜRESİNİ 7 DAKİKAYA DÜŞÜRDÜ
Hergele Mobility Kurucu Ortağı Lal Polater, depolar için yeni bir teknoloji girişimi olan WAMO aracının depolardaki kullanım alanlarına ilişkin şunları söylüyor:
"WAMO, depo içi taşıma ve sipariş toplama süreçlerinde iş gücünü optimize etmek için yeni nesil mikro mobilite teknolojisine dayalı olarak geliştirilmiş bir araçtır. Elektrikli ve ergonomik yapısı sayesinde depo içi operasyonlarda verimliliği artırırken, çalışan sağlığını destekleyen özellikler sunar.
Wamo araçları, adetli ürün toplama, yeniden stoklama gibi süreçlerde yüksek verimlilik sağlar ve özellikle perakende, e-ticaret, yedek parça depolarında sıkça tercih edilmektedir. WAMO, otonom sistemlere yakın verimlilikleri çok daha düşük maliyetlerle sağlayabilen bir araç tipi olarak tanımlanabilir."
WAMO’nun depolardaki lojistik operasyonlarda sağladığı avantajlara da değinen Polater, "WAMO, depo lojistik operasyonlarında birçok avantaj sunar. En belirgin katkılarından biri, operasyonel hız ve verimlilik artışıdır. Örneğin, bir mağazanın toplama süresini 29 dakikadan 7 dakikaya düşürerek zamandan tasarruf sağlar. Ergonomik ve kullanıcı dostu tasarımı sayesinde çalışanların yorgunluğunu azaltır, üretkenliğini ve memnuniyetini artırır.
WAMO, düşük enerji tüketimi ve bakım gereksinimleri ile işletme maliyetlerini düşürürken, çevre dostu elektrikli motoru sayesinde karbon ayak izini azaltır. Ağır ekipman gerektirmeyen taşıma ve toplama süreçlerini optimize ederken, otonom sistemlere yakın verimliliği çok daha düşük maliyetlerle sağlar. Araç, hem geleneksel operasyonlara hem de otomasyon sistemlerine kolayca entegre olabilmesiyle farklı operasyonel ihtiyaçlara uyum sağlar. Özellikle yedek parça depoları ve e-ticaret merkezlerinde sıkça tercih edilen WAMO, sadece operasyonları hızlandırmakla kalmaz, aynı zamanda çalışan sağlığını destekleyen bir çözüm olarak da öne çıkar." şeklinde konuşuyor.
WAMO ARAÇ AİLESİNİ GENİŞLETİYOR
Depo lojistiği için WAMO’ya gelen talepleri değerlendiren Polater, sözlerini şöyle sonlandırdı:
"WAMO’ya olan talep, sektörün lider firmalarının bu yeniliğe öncülük etmesiyle giderek artıyor. Türkiye’nin lider e-ticaret platformları, elektrikli araç üreticileri ve otomotiv sektörünün önde gelen firmaları, WAMO araçlarını depolarında kullanmaya başlayan ilkler arasında yer aldı.
Aldığımız geri dönüşler, operasyonel ihtiyaçlara göre araç boyutlarında ve özelliklerinde çeşitlilik taleplerine işaret ediyor. Bu doğrultuda, ürün geliştirme çalışmalarımızı hızla sürdürüyor ve WAMO araç ailesini genişletiyoruz. Yakın zamanda duyurusunu yapacağımız araçlardan biri, daha dar bir tasarıma sahip ancak 1.2 tona kadar çekme kapasitesine sahip ve römorklarla çalışabilen yeni bir WAMO modeli olacak. İhtiyaçlardan doğan araçları ürün ailemize ekleyerek, müşterilerimizin operasyonlarını daha verimli hale getirecek yenilikçi çözümler sunmaya devam ediyoruz."