İnşaat ve Malzeme

BAB Architects Mimarı Hüseyin Beş, Islak Zemin Tasarım Kriterlerini Değerlendirdi

BAB Architects'in deneyimli mimarı Hüseyin Beş, ST İnşaat Yapı & Malzeme dergisine verdiği röportajda, ıslak zemin tasarımında dikkat edilmesi gereken temel kriterleri değerlendirdi.

BAB Architects mimarlarından Hüseyin Beş, ST İnşaat Yapı & Malzeme dergisine konuştu. Beş, verdiği röportajda, ıslak zemin tasarımında dikkat edilmesi gereken temel kriterleri değerlendirdi. ST İnşaat Yapı & Malzeme dergisinin mart sayısının "Mimarlar Anlatıyor" dosya konusu "Islak Zemin Tasarım Kriterleri." Bu konu hakkında önemli açıklamalarda bulunan BAB Architects mimarları Hüseyin Beş'e göre, bu alanlarda tasarımın temel unsurlarından biri güvenlik. Kaymaz kaplama malzemelerinin kullanımının kritik olduğuna vurgu yaparken, fonksiyonelliğin yanı sıra mekanın estetik ve konfor unsurlarını da gözetmesi gerektiğini belirtti.

FOTO: BAB Architects mimarları Hüseyin Beş,

Islak zemin tasarımında en önemli kriterler nelerdir? Kullanıcı konforu, güvenlik ve ergonomi açısından hangi standartlar dikkate alınmalıdır?

Bence ıslak zemin tasarımında her şeyden önce güvenlik gelir. Özellikle kaymayı önleyen kaplama malzemeleri kullanmak, mekanın güvenliğini sağlamak adına çok önem taşır. Ama tabi benim için tasarım sadece işlevsellikten ibaret değil; mekanın ruhunu yansıtan estetik unsurlar da en az güvenlik kadar önemli. Mesela modern bir iç mekanda, kullanılan malzeme dokuları, aydınlatma unsurları ve renk paletleriyle oluşturulan yüzeyler, kullanıcıya hem konfor sağlarken hem de tasarım bağlamında görsel olarak estetik bir kaygı barındırır. Özetle, tuvalet gibi ıslak alanlarda çalışırken güvenliği, ergonomiyi ve estetiği bir arada düşünmek, başarılı bir tasarımın anahtarı diyebilirim.

Kaymaz zeminler için hangi malzemeler önerilir? Malzeme seçiminde dayanıklılık, hijyen ve bakım kolaylığı nasıl sağlanır?

Kaymaz yüzeyler için tercihim genellikle özel kaymaz özellikte üretilmiş seramik ya da porselen karolardır. Bu malzemeler dayanıklı, hijyenik ve temizlemesi kolay malzemeler. Alternatif olarak, epoksi bazlı kaplamalar da kullanılabilir. Bu malzemeler de kayma riskini en aza indirirken uzun ömürlü bir çözüm sunuyorlar.

Islak zeminlerde su yalıtımı ve yüzey kaplamalarında dikkat edilmesi gereken teknik detaylar nelerdir?

Islak zeminlerde su yalıtımı, uzun vadeli dayanıklılık açısından kritik bir konu. Öncelikle, zeminde su geçirmez membran kullanmak şart. Özellikle banyo ve tuvalet gibi alanlarda, seramik altına uygulanacak çimento bazlı su yalıtımı, suyun yapıya sızmasını engellediğinden önem taşır. Derz dolguları da suya dayanıklı olmalı. Epoksi bazlı derzler, klasik çimento esaslı olanlara göre daha uzun ömürlü ve hijyeniktir. Ayrıca, yüzey eğimleri doğru hesaplanmalı ki su birikintisi oluşmasın ve drenaj sistemine yönlendirilebilsin. Kaplama seçiminde de kaymaz, suya ve kimyasallara dayanıklı malzemeler tercih edilmeli. Yanlış malzeme kullanımı veya kötü uygulama, zamanla yüzey deformasyonuna ve su kaçaklarına yol açar. Bu yüzden hem malzeme seçimi hem de uygulama süreci titizlikle takip edilmeli.

Ticari ve konut projelerinde ıslak zemin tasarımı nasıl farklılaşır? Kullanım yoğunluğu malzeme ve tasarım tercihini nasıl etkiler?

Ticari alanlarda zeminler daha fazla insan trafiğine maruz kaldığı için daha dayanıklı ve dirençli malzemeler tercih edilmelidir. Bu alanlarda kullanılmak üzere yüksek performanslı zemin karoları hem uzun ömürlüdür hem de kolay temizlenir. Konut projelerinde ise, estetik kaygılar ve kullanıcı konforu daha ön plandadır. Burada doğal taş veya sıcak renk tonlarına sahip seramik gibi malzemeler de tercih edilebilir. Aslında kısacası, ticari projelerde dayanıklılık ve bakım kolaylığı ön planda olurken, konut projelerinde daha fazla estetik ve kişisel konfor gözetilir diyebiliriz.

Aydınlatma, renk ve doku seçimleri, ıslak hacimlerin algısını ve kullanıcı deneyimini nasıl etkiliyor?

Doğru aydınlatma, alanın daha ferah ve hijyenik görünmesini sağlarken, yanlış seçimler kullanıcı için rahatsız edici bir ortam yaratabilir. Özellikle homojen ve gözü yormayan aydınlatmalar tercih edilmeli. Doğal ışık imkânı varsa, bunun mutlaka değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Renkler de algıyı değiştirir. Açık tonlar mekânı daha geniş ve temiz gösterirken, koyu renkler lüks ve sofistike bir hava katabilir ama dar alanlarda da boğucu olabilir. Doku seçiminde ise, kaymaz yüzeyler güvenlik açısından önem taşır. Ancak tamamen mat veya çok pürüzlü yüzeyler, kiri daha fazla gösterebilir ve temizliği zorlaştırabilir. Bu yüzden, işlevsellikle estetik dengeli şekilde düşünülmeli.

Sürdürülebilir ve çevre dostu ıslak zemin tasarımı için hangi malzemeler ve yöntemler tercih edilmelidir?
 

Sürdürülebilir ıslak zemin tasarımı için öncelikle geri dönüştürülebilir ve düşük karbon ayak izine sahip malzemeler tercih edilmelidir. Geri dönüştürülmüş içerikli porselen karolar, doğal taş alternatifleri gibi kaplamalar çevre dostu malzeme seçeneklerdir.

Su tasarrufunu destekleyen eğimli zemin tasarımları ve verimli drenaj sistemleri de sürdürülebilirliği artırır. Ayrıca, uzun ömürlü ve bakım gereksinimi düşük malzemeler seçmek, kaynak tüketimini azaltır. Malzeme üretim sürecinde düşük enerji tüketen ve çevreye zarar vermeyen yöntemlerle üretilmiş ürünler de önemli malzeme seçimlerden olabilirler.

Akıllı banyo ve mutfak sistemleri, ıslak zemin tasarımında nasıl bir dönüşüm sağlıyor? Dijitalleşmenin etkileri nelerdir?

Akıllı banyo ve mutfak sistemleri, ıslak zemin tasarımında konfor ve verimliliği artırıyor. Sensörlü bataryalar su tasarrufu sağlarken, entegre zemin ısıtma sistemleri güvenliği artırıyor. Dijitalleşme sayesinde su sıcaklığı ve akış hızı kişiselleştirilebilirken, antibakteriyel kaplamalar hijyen standartlarını yükseltiyor. Bu teknolojiler, ıslak hacimleri daha güvenli ve sürdürülebilir hale getiriyor.