“Daha temiz ve yaşanabilir bir dünya” mottosuyla hareket edilmeye başlandı. Küresel ısınma sonucu iklim krizleri baş gösteri, akabinde her yıl artarak devam eden doğal felaketler dünyayı yaşanır olmak- tan uzaklaştı. Dünya genelinde yenilenebilir enerjiye yönelme oldu, tabi ki bu gerçeklik dünyanın birçok ülkesinde hâlâ önemli bir konumda olmasa da Batı ülkelerinde farkındalık yarattı. Az gelişmiş özellikle teknolojik olarak ileri seviye de olmayan ülkeler için yenilenebilir enerjiye adapte olmak oldukça zor. Enerjide dışarıya bağımlı olan ülkelerin çoğunluğunda halen fosil yakıtlara ağırlık veriliyor. Bu durumda şunu yaratıyor dünyanın bir kısmında enerji alanında temize enerji üretilirken diğer tarafında dünyaya zararlı gazlar salınmaya devam ediliyor. Çelişki yaratan bu durumdan kurtulabilmek için dünya genelinde ekonomik ve teknolojik olarak aynı noktada olmak gerekiyor. Her ne kadar ütopik dursa da geleceğe daha temiz ve yaşanılır bir dünya bırakabilmek için tek gerçekliğimiz bu.
Bu noktada en doğru çözüm yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmek. Doğa süreğen şekilde var olan bu kaynakları çoğul şekilde kullanmamız enerjide hem bağımsızlık hem de ekonomik açıdan kazanç sağlıyor. Güneş, rüzgâr enerjisi hem kullanım hem de kurulum açısından rahatlıkla sağlayan kaynaklardır. Doğru yatırım, kaynak ve bütçe ayrılması sonucu ülke ekonomisine büyük katkı sağlayabilirler. Türkiye rüzgâr ve güneş enerjisi açısından şanslı ülkeler arasındadır. Rüzgâr enerjisinden en çok yararlandığımız ve elektrik üretimi sağladığımız yer Batı Bölgemiz buralara çok fazla kurulum yapıldığı için artık vehçe Türkiye’nin diğer bölgeleri kaymalı. Kaynaklardan enerji elde edebilmek için doğru olan her alan kullanılmalıdır.
Peki rüzgâr türbini nedir?
Rüzgârın kinetik enerjisini mekanik enerjiye çevirdikten sonra elektrik enerjisine dönüştürür. Eksesine, gücüne, devir ve kanat sayısına, dişli olup olmadığına ve kurulum yerlerine göre sınıflandırılır. İlk türbin modelleri oldukça büyük boyutlu ve gürültülüydü, günümüzde kullanılan modern türbinler daha sessizler.
RÜZGÂR ENERJİSİNİN AVANTAJLARI NELERDİR
Rüzgâr enerjisi; çevreye herhangi bir zarar vermediği için sera gazı emisyonunu minimize eder. Enerjide dışa bağımlılığın daha da minimum düzeyde kalmasına yardımcı olur. Rüzgâr tribünlerinin işletilmesi ülke içinde istihdam yaratır. Ayrıca bakım süreçleri zorlayıcı değildir. Kullanılan araziye zarar vermez ve bölge yeniden kullanılabilir. Fosil yakıtların verdiği zarardan çevreyi korur.
Rüzgâr enerjisi ürettik diyelim peki biz bu enerjiyi nelerde kullanabiliriz; Rüzgâr enerjisi, tarımsal üretim için ihtiyaç duyulan su pompalama ve tahıl öğütme işlemleri için kullanılabilir. Endüstriyel tesislerin elektrik ihtiyacı, şebeke dışında rüzgâr türbinleri ile karşılanabiliyor. Aynı zamanda rüzgâr enerjisi su şebekeleri için verimli kaynaklardandır. Su depolama ihtiyacı, türbinlerden elde edilen enerjiyle karşılanabilir. Böylece su arıtma tesislerinde ve içme suyu üretimi yapan yerlerde kullanılabilir. Rüzgâr enerjisi konut alanında sınırlı kullanılsa da bir hanenin ihtiyaçları kadar enerji üretebilir. Bahçe aydınlatmalarında, lojistikte, batarya ve şarj sistemlerinde ve soğutmada rüzgâr enerjisinden yararlanılabilir1.
Kaynak : https://www.aydemperakende.com.tr/blog/ruzgar-enerjisi-nedir-ruzgar-turbinleri-enerji-uretimi