Doğal kaynakların hızla tükendiği ve iklim krizinin derinleştiği bir dünyada, üretim süreçlerinin çevresel etkilerini en aza indirmek artık bir tercih değil zorunluluk haline geldi. Bu sorumluluk bilinciyle hareket eden cam dünyasının güvenilir ve global tedarikçisi Yorglass da çevreye duyarlı üretim anlayışını tüm iş süreçlerine entegre ederek yeşil dönüşümde öncü bir rol üstleniyor. Yorglass Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Gülfem Yorgancılar Perçin; çevresel etkilerin minimuma indirildiği bir üretim modeliyle, geleceğin bugünden şekillendirilebileceğine vurgu yapıyor.

TÜRKİYE’NİN TOPLAM SERA GAZI EMİSYONLARI 2050’DE 900 MİLYON TONA DAYANACAK

“Karbon Emisyonlarını 2030’a Kadar Yüzde 42 Oranında Azaltmayı Hedefliyoruz”
“Karbon Emisyonlarını 2030’a Kadar Yüzde 42 Oranında Azaltmayı Hedefliyoruz”
İçeriği Görüntüle

Net sıfır emisyon hedefleri doğrultusunda atılan her adımın çok büyük öneme sahip olduğunu belirten Gülfem Yorgancılar Perçin, “Küresel Ayak İzi Ağı’nın verilerine göre, insanlık 2024 yılı için doğal kaynaklar üzerindeki ekolojik bütçesini yalnızca 7 ayda tüketti. Dünya genelinde tüketilen kaynak miktarı, doğanın aynı yıl içinde yenileyebileceği miktarın yüzde 75 üzerinde seyretti. Diğer yandan Türkiye’nin toplam karbondioksit emisyonlarının 2050’de yaklaşık 700 milyon tona çıkacağı öngörülüyor. Toplam sera gazı emisyonlarının da 2050’de yaklaşık 890 milyon tona çıkması bekleniyor. Bu çarpıcı tablo, sürdürülebilirliğin artık zorunluluk haline geldiğini açıkça ortaya koyuyor.” dedi. Yorglass olarak çevresel etkilerini minimize etmeye ve kaynakları verimli kullanmaya odaklandıklarının altını çizen Gülfem Yorgancılar Perçin; “Bu kapsamda son üç yılda 550 ton kağıt ve karton atığı geri dönüştürerek 9 bin 364 ağacın kesilmesini engelledik. Geri dönüşüm oranlarımızı her yıl artırarak hem çevresel etkimizi azaltıyor hem de maliyetleri optimize ediyoruz. Geliştirdiğimiz raf ve yönetim sistemleri sayesinde, üretimimizi gereksiz stok oluşturmayacak şekilde optimize ediyoruz. Bu da hem atıkların azalmasını hem de kaynakların daha verimli kullanılmasını sağlıyor. Ayrıca, sürdürülebilirlik kültürünü kurum içinde de yaygınlaştırarak çalışan farkındalığını artırmaya yönelik çalışmalar yürütüyoruz” dedi.

“YENİLENEBİLİR ENERJİ TÜKETİMİMİZİ YÜZDE 28’E YÜKSELTTİK”

Şirket olarak sürdürülebilirlik yolculuklarındaki en büyük yatırımlarından birinin de güneş enerjisi olduğuna vurgu yapan Gülfem Yorgancılar Perçin, “Uluslararası Yenilenebilir Enerji Sertifikası (I-REC) kapsamında yenilenebilir enerji kaynaklarından elde ettiğimiz toplam elektrik tüketimimizi yüzde 12’den yüzde 28’e yükselttik. Yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı alanında yaptığımız çalışmalarla sürdürülebilirlik alanında küresel ölçekte en saygın değerlendirme platformlarından biri olan CDP (Carbon Disclosure Project) skorlarımızda da önemli bir ilerleme kaydederek, iklim değişikliği alanında B’den A-’ya, su güvenliği kategorisinde ise D’den B’ye yükseldik. Bu sonuçlar, çevresel etkilerimizi daha iyi yönetme ve şeffaf bir şirket olma yolunda attığımız adımların karşılığını ortaya koyuyor. UN Global Compact’ın sektörümüzdeki ilk imzacılarından biri olarak, sürdürülebilirlik çalışmalarımızı insan, refah, toplum ve çevre perspektifinden ele almaya devam edeceğiz. Bu çerçevede şirket olarak 2032 yılına kadar karbon emisyonlarımızı kapsam 1 ve kapsam 2’de yüzde 42, kapsam 3’te de yüzde 25 azaltmayı hedefliyoruz. 2050 yılına gelindiğinde ise net sıfır emisyon hedefine ulaşmayı planlıyoruz. Sürdürülebilirliği iş stratejisinin temel yapı taşı haline getiren bir şirket olarak, gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakma hedefiyle çalışmalarımızı sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.