Röportaj: Bikem Ögünç Demir
Sıcaklık, basınç, debi, ağırlık, seviye gibi proses parametrelerinin ölçü, kayıt kontrol cihazlarını; cihazlarla kullanılan ilgili sensörleri üretmek, komple anahtar teslimi tesisler kurmak amacıyla kurulan Elimko, üretimine ve Türkiye endüstrisine katı sağlamaya devam ediyor. Sektörün duayenlerinden Elimko Yönetim Kurulu Üyesi Malik Aviral ile Endüstri 4.0’ı ve dijital dönüşüm yaklaşımlarını konuştuk.
Elimko’nun kuruluşundan bugüne geliş yolculuğunu bize özetler misiniz?
Elimko 1976’da kuruldu. O tarihlerde pek yerli üretim yoktu ve bu konuda çok büyük bir heyecan duyuluyordu. Biz de o süreçte dört arkadaş bu yola çıktık ve cihazlarla işe başladık. Önce otomatik kontrol cihazları ürettik. Akabinde sensör üretmeye başladık ki sensörler denildiğinde ağırlıklı olarak termokupl ve rezistans termometrelerini kastediyorum. Bunun yanında diğer sensörlere de yer verdik ve çok kısa bir süre sonra da komple anahtar teslimi sistemler kurmaya başladık. Otomatik kontrol cihazları otomatik kontrol sistemleri konusunda önemli atılımlarda bulunduk ve Türkiye endüstrisine çok büyük katkı sağladık. Hızla geliştik, büyüdük çünkü bu bir ihtiyaçtı. Biz de elimizden gelen çabayı gösterdik ve hızla ilerleyerek önce iç piyasaya -Türkiye genelinde- daha sonra da yurt dışına açıldık. Bugün yaklaşık 70 ülkeye direkt veya dolaylı olarak ihracat yapıyoruz. Anahtar teslimi şeklinde kurduğumuz sistemlere inşaatını da ilave etmeye başladık. Yani inşaat ve mekanik aksamlar dahil olmak üzere komple tesisler kuruyoruz. Elektronik cihaz ve sensörler alanında güncel teknolojileri çok yakından takip ediyoruz. Özel teknolojilerle üretimlerimizi sürekli yeniliyoruz. Şu anda da hem yurt içi hem de yurt dışında birçok otomatik kontrol cihazının sensörünü verebilir durumdayız. Tabi en önemli özelliğimiz güvenilir bir firma olmamız. Bundan onur duyuyorum. Kaliteli üretime önem veriyoruz. Tabi bunlar yetmiyor; aynı zamanda da ekonomik olması, hızlı teslim edilmesi lazım. Teknolojik gelişmeleri birleştirip harmanlayarak dünya genelindeki endüstrilere hizmet ediyoruz. Açıkçası Meksika'dan Dubai'ye, Suudi Arabistan'dan Rusya'ya, Bulgaristan'dan Romanya'ya, hatta zaman zaman Japonya'ya bile üretim yapıyoruz.
Ülkelerin Pazar dinamiklerinde neler farklılaşıyor?
Ortadoğu ve Körfez ülkeleriyle çok daha rahat diyalog kurabiliyoruz tabi. Avrupa geneline baktığımız zaman ise ürünlerimizin benzerleri orada var. Gerçi son zamanlarda fiyatlar yüksek olduğundan satışlarımız Batı Avrupa'dan daha çok Doğu Avrupa'ya yönelik oldu. Rusya pazarı bizim için her zaman önemli bir pazardır. Ancak orada da çeşitli nedenlerle birtakım istikrarsızlıklar olabiliyor. Biz de son zamanlarda Rusya’ya Almanya üzerinden ürün satıyoruz. Teknolojik açıdan bakarsak Rusya coğrafyasında iyiyiz. Biraz batıya doğru gidildiğinde Fransa, Almanya, İspanya gibi ülkelerde farklı boyutlarda bize benzer birçok firma var. Uzak Doğu’da ise hem fiyat açısından hem de üretim hızları açısından çok alternatifimiz var. Ama özellikle Türkiye'de kurmuş olduğumuz sistemlerle her zaman tercih ediliyoruz. Çünkü ürünlerimiz çok daha uzun ömürlü ve çok daha hassas çalışıyor. Kuzey Afrika'da Tunus, Fas, Cezayir ekseninde ürün veriyoruz.
Pandemi sürecinde çalışmalarınız nasıl şekillendi, nasıl etkilendi?
Pandemi sürecini başta televizyonlardan izledik. 14 Mart 2020 itibariyle bizde de kapanma -başlayınca ilk etapta endişe duyduk açıkçası. Satışlarımız, üretimlerimiz duracak ve birçok sıkıntı yaşayacağız gibi geldi ama öyle olmadı. Özellikle endüstriyel alanda böyle bir şey olmadı. Kapanma döneminde evden çalışmaya başladık. Biz sürece çok çabuk adapte olan firmalardan biriydik. Ofis bölümlerimiz hemen evden çalışmaya başladılar. Üretim bölümlerimizin makinaların başında çalışması gerekiyordu. Üretimimizde de bir aksama olmadı. Bu süreçte 2021, 2022 yılları da hep endişeyle bakılan yıllar oldu. 2023 için de aynısı söyleniyor. Ama bizim alanımızda çok ciddi ve kritik kriz konuları olmadı. Dolayısıyla bunu bir şans olarak değerlendiriyoruz. Bu süreçte 30 bin metrekarelik yeni fabrikamıza taşındık. 2021’in ortalarıydı ve pandemi devam ediyordu, bu sebeple taşınmayı bir süre ertelemek zorunda kaldık. Çünkü karantina süreci yaşandı. Ankara Sanayi Odası 2. Organize Sanayi Bölgesi Temelli’deki yeni fabrikamıza taşındık. Üretim alanımızı genişlettik. Fason olarak yurt dışı için ürettiğimiz birçok ürünü kendimiz için de üretebilir hale geldik; hem de eskisinden çok daha kaliteli ve ekonomik olarak… Son yıllarda aldığımız anahtar teslim tesis işlerinin inşaatlarını da üstlenmeye başladık. Bu kapasitemizi ve kapsamını arttırmaya devam ediyoruz. Elektronik cihaz üretiminde Ar-Ge birimimiz teknolojiyi her zaman yakından takip ediyor ve cihazlarımıza son teknolojik gelişmeleri ilave ediyor. Bu doğrultuda da geliştirilmiş 4 cihazı sanayiye sunduk. Bununla ilgili pazarlama faaliyetlerine girdik. Böyle bir ortamda yeni konfigüratör üretiminin Ar-Ge çalışmalarını bitirdik. Ülkemiz dahil Ortadoğu, Körfez, ve Kuzey Afrika ülkelerine satış yapıyoruz. Sensörlerimiz özellikle Ortadoğu ülkeleri ve Körfez ülkelerinde oldukça kabul görüyor. Bu imkanlarımızla 2022’yi de tamamladık. 2022 tüm dünya için zor bir yıl oldu. Hiç beklenmeyen bir anda Rusya-Ukrayna savaşı çıktı. Ortalık toz duman oldu. Amerika ve Avrupa coğrafyası bile uzun yıllardır görmediği enflasyon oranlarıyla karşılaştı. Yani döviz kontrolden çıktı. Firmaların döviz tahmini yapması imkansız hale geldi. Maliyet artışları her seviyede çok arttı. Oysa döviz bazında fiyat listelerimizde artış olmadı. Elektrik ve birçok temel girdi artışı çok yüksek oranda yaşandı. Böyle karışık bir ortamdan geçmemize rağmen 2022’de Elimko olarak hedeflerimizi tutturduk hatta biraz da üstüne çıktık.
Pandemide dijitalleşme de hızlandı. Dijitalleşme ve Endüstri 4.0 konularındaki yaklaşımlarınız neler?
Türkiye’de ilk sayısal göstergeli proses kontrol cihazlarını Elimko üretti. Tabi bu aslında Endüstri 3.0’a bir örnek. Dijital gelişmeler tarafımızca her zaman takip edildi ve yeri geldiğinde ve gücümüzün yettiğince dijital teknolojilerin en güzel örneklerini vermeye çalıştık. Türkiye'de bizim konumuzda mikro işlemciler kullanmak analogdan dijitale bir geçiştir. Mikro işlemciler kullanılarak ilk akıllı cihazlar tarafımızca üretildi. Bugün birçok cihazımız ileri teknolojiyi temsil eden tasarımlara sahip. Tabi Endüstri 4.0’da akla robot geliyor. Robot üretmiyoruz ancak bazı basit hareketleri gerçekleştiren robotik çalışmaya örnek teşkil edebilecek sistemlerimizi kurduğumuz tesislerde ürettiğimiz bu sistemleri kullanıyoruz. Sensörlerde kablosuz teknolojileri uyguluyoruz. Örneğin, bir sıcaklık sensöründen sıcaklık bilgisi kablosuz bir şekilde kontrol odasındaki cihazlara iletilebiliyor. Mikro işlemciler, mikro kontrolörler kullanarak tasarladığımız akıllı cihazlar tüm bilgisayar dünyasının birimleriyle haberleşebiliyor. Dijital dönüşüme hazırız. Yani bunları yapıyoruz ve bunun daha ilerisine geçebilecek konumdayız. Açıkçası ciddi yatırımlar yaptık. Yani önümüzdeki yıllarda bu tür modern gelişmeler paralelinde yeni makineler alımına tabii ki devam edeceğiz. Nesnelerin internetinin kullanılmasını teşvik ediyoruz. Müşterilerimize de bunu öneriyoruz. Diğer yandan yurtiçi ve yurtdışında kurduğumuz tesislere Elimko merkezden internet bağlantısıyla satış sonrası teknik destek veriliyor. Yani buradan ta Meksika'da kurduğumuz bir fabrikayla bağlantı kurabiliyoruz. Sonuç olarak bugün geldiğimiz noktada 162 personeli, 35 mühendisi, 40 bayisi ve 147 satış noktası olan bir şirketiz. Temelli Organize Sanayi Bölgesi’nde 30000 metrekarelik bir fabrika alanında çalışıyoruz.
Endüstri 5.0’ın bile konuşulmaya başlandığını biliyoruz. Sizce Türkiye Endüstri 4.0 konusunda hangi noktada?
Türkiye Endüstri 4.0’ın henüz başında. Ayrıca Endüstri 4.0 daha miadını doldurmadan 5.0’ı konuşuyoruz. Ama tabi işin pazarlama tarafı olduğundan bu tarz kavramlar hızlıca geliştiriliyor. Aslında yapay zeka noktasında ya da profesyonel birtakım robotların üretimi gibi konularda da şu anda gerideyiz. Bunu kabul etmek durumundayız. Endüstri 4.0 konusunda istekliyiz, herkes heyecanla kendine düşen bir şeyleri yapıyor ama daha yolumuz var.
Son olarak 2023’te gündeminizde neler var? Sektöre kazandırdığınız yeni ürünleriniz var mı?
Elimko’nun dinamik bir yapısı var. Kurulduğumuz ilk yıllardan itibaren hep yenilikçi olduk, yeni ürünleri, yeni tasarımları ülkemiz ve dünya endüstrisine sunduk. Bu özelliklerimizle, eski cihazlarımızı teknolojik yeniliklerle güncelliyoruz ve yeni teknoloji ürünler piyasaya sunuyoruz. Ülkemiz otomasyon dünyasının büyük bir yükünü taşıyan otomatik kontrol cihazlarımız, dokunmatik ekran ve yeni ergonomik dış görünüşleri ile, yeni PID algoritmaları ile hizmete devam ediyorlar. Teknoloji geliştikçe elektronik cihazlar hacimsel olarak küçülüyor, diğer yandan fonksiyonları artıyor. Bu doğrultuda çok ince hatta piyasadaki tanımlaması ile “Slim Tip” elektronik çeviricileri piyasaya sürdük. Yine elektronik komponentlerin gelişmesi paralelinde küçülen komponentlerle “Minyatür Elektronik Çevirici” ler ürettik. Sıcaklık sensörleri ile entegre parmak tip sıcaklık sensörlerini kullanıma sunduk. Anahtar teslimi kurduğumuz komple tesis çözümlerimizde, makine parkımıza dahil ettiğimiz; lazer kesme ve lazer kaynak makinaları ile mekanik üretimi kapasitemizi çok arttırdık. Tüm bu özelliklerimiz ve kendini geliştiren üretim anlayışımıza, ekonomimizde imkan verirse sektörümüzde çok daha etkin yer alacağız. Yani gündemimizde her zaman yenilikçi teknolojilerle, verimli ürünler üretmek var.