Türkiye’nin en büyük otomotiv yedek parça üreticilerinden ve İSO 500’de yer alan AYD Otomotiv Endüstri, fabrika üstü güneş paneli yatırımında INSOS’u tercih etti. Yatırım hakkında AYD Otomotiv Endüstri A.Ş. Genel Müdürü Halil Aydın ve INSOS A.Ş. Genel Müdürü Osman Alper Sezen bilgiler verdi. 

AYD Otomotiv Türkiye’nin ilk 500 sanayi kuruluşu içerisinde 184’üncü sırasında yer alıyor. Ayrıca aynı listedeki otomotiv devleri arasında ise yüzde 100 yerli ve milli tek kuruluş olarak 16’ncı sırada bulunuyor. İhracatta ise 104’üncü sırada bulunuyorsunuz. Bu işin sırrı nedir?

Halil Aydın: Anadolu’da veya Konya’da yüksek teknoloji ve yüksek istihdama dayalı üretim gerçekleştiriyoruz. Dünyanın en gelişmiş ülkelerin ihracat gerçekleştirerek büyüyoruz. Başarılı olmak ve bunu da sadece kendi imkânlarınızla yapmak o kadar zor ki… Bunu başarabilmek için sadece harika bir vizyon yetmiyor. Aynı zamanda olağanüstü bir çaba, mücadele ve fedakarlık gerekiyor. Sorunuzun cevabı AYD’nin temellerini atan, kurucumuz ve 2 ay önce kaybettiğimiz sevgili babamızda saklı. Biraz onu anlatmak istiyorum. Konya’nın Bozkır ilçesi Akkise kasabasında Çanakkale şehidi bir dedenin torunu olarak dünyaya geldi. 6 çocuk babasıydı. Konya’da 1980’li yıllarda 40 metrekare alanda ürettiği otomotiv parçalarını satmak için İstanbul’un dik yokuşlarında sırtında çuvalla taşıyarak aslında AYD’yi bugünlere taşıdı. Okumayı yazmayı askerdi öğrenmişti lakin çok girişimci, çalışkan ve cesurdu. 88 yıllık ömrü boyunca doğruluktan, dürüstlükten, helal kazançtan ve kul hakkından hiç ayrılmadı. Her şeyden önce işçisinin ve çalışanın hakkını gözetti. Namuslu, inançlı, devletine sadık, memleket sevdalısı, yiğit ve mert adamdı. İşte onun bu değerleri, bu karakteri ile oluşturduğu temel üzerine bizde yüzümüzü ve vizyonumuzu batıya çevirerek; akıl, bilim, mühendislik, kalite ve Ar-Ge çalışmalarımız ile AYD’yi bugünlere kadar getirdi. 

Fosil yakıtların çevreye verdiği etkileri her geçen gün daha çok hissediyoruz. Siz de küresel anlaşmalar imzalayan bir iş insanı olarak dünyadaki gelişmeleri yakından takip ediyorsunuz. Yenilebilir Enerji konusunda ve Net Sıfır Karbon çabalarınız hakkında görüşlerinizi alabilir miyiz? Peki Net Sıfıra Ulaşılması Kolay mı?

Halil Aydın: Elbette değil. Ülkelerin ve şirketlerin dikkate alması gereken birçok faktör bulunuyor. Güneş enerjisindeki maliyetler son 10-15 yıl içerisinde önemli oranda düştü. Bunu hep birlikte yaşadık ve gördük. Daha temiz ve yeşil teknolojilerin maliyetinin artan kitlesel talepten ve oluşması muhtemel ölçek ekonomisinden olumlu yönde etkilenmesi, güneş teknolojilerinde görülen maliyet iyileşmelerinin net sıfır hedeflerine hizmet edecek teknolojilerde de izlenmesi yabana atılamayacak bir ihtimal. 

Dünyanın en büyük fosil yakıt üreten ülkeleri “sıfır emisyon” yarışına katıldı. Son olarak Rusya ve Suudi Arabistan 2060 yılında, Birleşik Arap Emirlikleri ise 2050’de net sıfır emisyona ulaşmayı taahhüt etti. Böyle bakıldığında, net sıfır hedefleri için kolay olmadığını ancak mümkün olabileceğini söyleyebiliriz. 

İklim değişikliğine karşı verilen mücadelede büyük kurumlara da rol düşüyor. Doğaya, çevreye ve topluma karşı sorumluluk duygusuyla tüm iş süreçlerimizi insan ve çevre odaklı kurumsal yaklaşımla geliştiriyoruz. İklim değişikliği karşısında teknolojinin gücünü kullanarak işimizi daha çevreci, daha verimli ve sürdürülebilir bir modele dönüştürmeyi hedefliyoruz. Enerji odağında ürün tasarımından operasyonel verimliliğe, yenilenebilir enerji kaynaklarından enerji teminine kadar yarattığımız tüm çevresel etkilere odaklanarak iklim değişikliği ile mücadelemiz devam ediyor. Bu doğrultuda elektrik tüketimini yenilenebilir kaynaklardan karşılama ve net sıfır karbon olma hedeflerine sahibiz.  

Kurumsal sürdürülebilirlik politikalarınız ve sürdürülebilirliğe yaklaşımımız hakkında bilgi alabilir miyiz? 

Halil Aydın: Faaliyetlerimizi sorumlulukla şekillendirmeye ve ekonomik başarımızı artırmaya devam ederken, sürdürülebilir gelişmeye yönelik yeni çözümlerde öncü olmayı hedefliyoruz. Bu hedef, tüm değer zinciri boyunca şirketimizin faaliyetlerinin tamamını kapsıyor. Bugün gerek bireyler gerekse de işletmeler açısından sürdürülebilir politikalar, öncelikli olarak görülmektedir. Toplumsal bilincin oturmaya başlaması, sürdürülebilirlik politikalarından sonuç alınmasını sağlamaktadır. Çevresel sorunların gün yüzüne çıkıp, kaynakların azalmasına ilişkin toplumsal bilincin oturmaya başlaması, sürdürülebilirliğin gelişiminde önemli bir etki yaratmıştır. Günümüzde ne yazık ki biyoçeşitlilik açısından ciddi kayıplar söz konusu. Öte yandan kaynakların hızlı bir şekilde tükenmeye başlaması ya da kirlenmesi, nüfusun artışıyla beraber iyice tetikleniyor.

Çevre bilincine sahip kurumların ortak çabalarıyla gelecek nesiller için bu kaynakları korunabilir. Bu sayede iklim değişikliği; su, toprak ve hava kirliliği, biyoçeşitliliğin bozulması gibi küresel çevre sorunlarıyla etkin bir mücadele yürütülebilir. Artan çevre bilinci müşterilerin de daha çevreci ürün ve hizmetlere yönelmesini ve onları daha fazla tercih etmesini sağladı. İş hedeflerine ulaşmak için çevre dostu bir strateji izlemeyi taahhüt etmek, müşterilere etki sağlayabilir ve işletmenin bu konuyu gerçekten de önemsediğini net bir şekilde gösterir. Bu da markaya olan güveni ve saygınlığı artırır.

Günümüzde sorumluluklarını bilen ve sorumlulukları yerine getirme yönünde çaba sarf eden kurumlar, sürdürülebilirlik konusunda önemli roller üstlenmektedir. Çevre, ekonomi ve sosyal anlamda daha çok söz sahibi olmaya başlayan kurumlar için, sürdürülebilir kalkınma yönünde çalışmak kaçınılmaz olmaya başlamıştır. Kurumların artık sadece ekonomik sorumluluklarını yerine getirerek varlık gösteremediklerinden yola çıkarak kurumsal sosyal sorumluluğun günümüz iş dünyasının ve kurumsal sürdürülebilirliğin vazgeçilemez bir parçası olduğu ortaya çıkmaktadır.

Alper bey, Yenilenebilir Enerjiye geçiş konusunda sanayicilerin en çok tercih ettiği firmaların başında gelen INSOS Enerji, bugün nasıl bir konuma gelmiştir ve neler yapmaktadır, kısaca bahsedebilir misiniz? 

Osman Alper Sezen: Açıkça ifade etmek gerekirse 2016 yılında başlayan yolculuğun 5. yılında Avrupa standartlarında mühendislik hizmeti sunabilen, güncel teknoloji unsurlarını işine tamamen entegre etmiş, sürekli ve sürdürülebilir büyüyen, müşterileri ile uzun vadeli kaliteli ilişkileri olan ve her müşterisinin ikinci talebinde istisnasız tek tercihi olan bir şirket olmayı hayal ederdim. Bu süreçte 1.500 MW’ın üzerinde tesise dokunarak elde ettiğimiz tecrübeye, kendi alanlarında yetkin, tecrübeli gerek akademik kariyerleri gerek profesyonel iş tecrübeleri üst düzeyde kişilerden oluşan kadromuza bakınca bu hayali büyük ölçüde gerçekleştirebilmiş olmaktan çok mutluyum.

Gerek Varlık Yönetim Hizmetlerimizde gerek Güneş Enerji Santralleri EPC birimimizdeki işlerde 28 şehirde varız. Türkiye’nin en büyük lisanssız GES performans yönetim merkezinin sahibiyiz. Merkez ofislerimiz, Teknokent ofisimiz, depomuz, saha operasyon merkezlerimiz ve tam donanımlı araç / donanım parkımız ile kesintisiz hizmet verebiliyoruz.

INSOS’u bu konuma getiren en önemli faktör, son derece nitelikli insan kaynağıdır. 4 dili akıcı konuşan, teknolojiyi ve yeni trendleri yakından takip eden, yenilikçi, meraklı ve çok genç bir ekibiz. Bu ekibin önemli bir bölümü Türkiye’de ve yurt dışında önde gelen üniversitelerde lisans ve lisans üstü eğitimleri almış kişiler.  

AYD Otomotiv firması ile de Endüstriyel Çatı Tipi Güneş Enerji Santralleri için büyük bir anlaşma imzaladınız. Bu konuda sizden bilgi alabilir miyiz?

Osman Alper Sezen: Anahtar teslim projelerde her zaman yüksek verimlilik ve performans değerlerine sahip ve yatırımcısına kazandıran projelere imza atıyoruz. Tamamen teknoloji ve ileri seviye mühendislik odaklı uygulamalarımız şu an Almanya, Avustralya ya da ABD’de yapılan iyi mühendislik uygulamaları ile aynı seviyede. Ön tasarım aşamasından itibaren tamamen müşteriye özel terzi usulü çalışıyoruz. Onlarca alternatifi değerlendiriyor, yüksek hassasiyetli simülasyonlar ve kayıp analizleri çıkarıyoruz. Bu detay mühendislik çalışmaları ve bu çalışmalara uygun saha operasyonları sonucu sektöründe dünyanın en büyük otomobil yedek parça imalat firmaları arasında yer alan AYD Otomotiv ölçeğinde çok daha net bir biçimde ortaya konabiliyor. AYD Otomotiv ile toplamda 20MWp güce çıkacak olan GES projesini imzaladık. Ülkemize ve yatırımcımıza hayırlı uğurlu olsun. 

Bu süreçte bizi AYD Otomotiv’e mıknatıs gibi çeken şey firmanın sadece kullanılacak ürün ekipmana değil, sürdürülebilirlik adına tüm detaylara odaklanması ve iş zekasına, mühendislik yeteneklerine önem vermesi idi. Ayrıca, kendi alanında sürekli üzerine koyarak büyüyen, sadece Konya’nın değil Türkiye’nin gururu olmuş en büyük kurumsal yapılarından birinde kim var olmak istemez?

Halil Aydın:AYD Otomotiv’in bu çalışmayı salt tükettiği elektrik enerjisinin bir kısmını ikame etme çabası olarak değil aynı zamanda yoğun çalışan ve ihracat yapan sanayi kuruluşları için güneş enerji santrallerine yatırım yapmanın önemini bilerek yapıyor olması da ayrı bir değer. Bu değer zincirinin farkına varan sanayiciler hem enerji maliyetlerini düşürecekler hem de 2023’te ölçümlenmeye başlayacak olan AB ülkelerine Sınırda Karbon Vergisi uygulamasından muaf olacaklar. Bölgemizin ihracat lideri AYD Otomotiv gelecekte karşılaşacağı enerji kesintilerine, maliyet artışlarına ve gümrük vergilerine karşı kendisini bir nevi sigortalamış oldu, sürdürülebilir enerji tedarik modeli ile sürdürülebilir bir üretim yapısına kavuştu. INSOS olarak Güneş ve Rüzgâr gibi yenilenebilir enerji tiplerinin sunduğu sonsuz ve temiz enerji kaynaklarının, Türkiye’nin geleceğini şekillendireceğine inanıyoruz. Artan GES yatırımları ile uzun vadede fosil yakıtlara bağımlılığın azaltılabileceğine, atmosferimizde artan karbon emisyonun düşürülebileceğine ve çocuklarımıza yaşanabilir bir dünya bırakabileceğimize inanıyoruz. INSOS Enerji ‘Promises For The Future’ sloganı altında gelecek için sözler verdi. Bu sözleri AYD gibi lider markalar ile tek tek yerine getirmeye devam edeceğiz

Halil bey, Güneş Enerji Santrali projeniz ve INSOS tercihiniz hakkında görüşlerinizi öğrenebilir miyiz? 

Halil Aydın: 6.000’e yaklaşan çalışanımız ile üretip 90’dan fazla ülkeye ihraç ediyoruz. Bugün sektörümüzde dünyanın en büyük üreticisi konumuna geldik ve bu da bizi dünyamıza ve çevremize karşı daha sorumlu hale getirdi. AYD olarak temiz bir gelecek için, sürdürülebilir bir yaşam için yenilenebilir enerjiye yatırım yapmaya karar verdik. Güneş enerji santrallerinin anahtar teslimi kurulumu ve işletimi konusunda yaptığımız anlaşma sayesinde artık sektöründe dünyanın en büyük üretim kampüsünde en temiz üreticisi de olacağız. Ülkemizin 2053 sıfır karbon hedefi için, çocuklarımızın geleceği için var güzümüzle çalışmaya devam edeceğiz.

Son olarak GES yatırımı yapmayı düşünen diğer firmalara tavsiyeleriniz olur mu?

Halil Aydın: Evet, bu konuda mutlaka bir şeyler söylemek isterim. Fosil yakıtların hem sonu geldi hem de dünyamızı yeterince kirletti. Paris İklim Anlaşması ve Avrupa Yeşil Mutabakatı ile ülkeler bu sorunu çözmek için ciddi adımlar atıyorlar. Kanımca bu adımlar halen biraz geç ve yavaş kaldı. 

Türkiye’nin 2053 hedeflerini ve AB Yeşil Mutabakatı ile ilgili gelişmeleri de göz önüne alacak olursak şirketlerin hızla sürdürülebilir iş modellerine geçiş yaparak ısınma artışını sınırlama konusunda bir sorumluluğu var. Bu anlamda tüm iş dünyasını harekete geçirmek ve rehberlik etmek amacıyla hazırlanan GES projesi çalışmalarını çok kıymetli buluyorum. 

En son yaşanan Covid-19 salgını, Rusya- Ukrayna savaşı gibi durumlar nedeniyle de dünyada giderek derinleşen enerji krizi ülkemizdeki artan döviz kurları ile birleşince enerji maliyetlerimiz ve dolayısı ile girdi maliyetlerimiz hızla arttı. Yenilebilir Enerji bence Türkiye’nin fosil yakıt temelli enerji üretiminden çıkması için önemli fırsatlar sunuyor. Firmalar için ise yeşil üretime, çevreci iş modellerine geçiş için, enerji maliyetlerini düşürmeleri ve enerji piyasasında birer oyuncu olmaları için çok çok önemli fırsatlar sunuyor. İşletmeler için tavsiyem, çatı veya arazi GES proje imkanlarını gözden geçirmeleri ve mutlaka bu konuda uzman kadrosu olan, yüzlerce referansı olan firmalar ile yola çıkmaları.

Demir Çelik Sektöründe Çatı GES Uygulama Zorlukları ve Verimlilik Demir Çelik Sektöründe Çatı GES Uygulama Zorlukları ve Verimlilik

Editör: Haber Merkezi