“İş Dünyasının En Beğenilen Şirketleri” araştırmasında, 2018 yılından bu yana Demir Çelik Sektörü’nün en beğenilen şirketi seçilen Çolakoğlu Metalurji, imalat sanayinde gözlenen artış ve gelecekteki potansiyelini göz önünde bulundurarak mevcut üretimini yüzde 50 artıracak yeni bir yatırıma başladı. Çolakoğlu Metalurji İşletmeler Direktörü Özgür Özsoy, Endüstri 4.0 odaklı yatırımlar başta olmak üzere bakım faaliyetleri ve sistem iyileştirmelerinde dijital dönüşüm uygulamalarından nasıl yararlandıklarını aktardı.
Özgür Bey, bize şirketinizin yapılanmasını anlatmanızı rica ediyoruz.
Çolakoğlu, demir çelik faaliyetine 1945 yılında kurucumuz Mehmet Rüştü Çolakoğlu’nun Karaköy’deki çelik ticarethanesi ile başladı. Çolakoğlu ilk haddehanesini 1960 yılında yine İstanbul’da Sütlüce’de devreye aldı. Kütük ihtiyacını karşılamak amacıyla 1968 yılında Dilovası’nda ilk çelikhane kuruldu. Özel Sektördeki öncü konumunu, 1985 yılında filmaşin ve çubuk üretimi gerçekleştirerek pekiştiren Çolakoğlu Metalurji, 1990 yılı itibari ile ikinci haddehanesini devreye almıştır. 2005 yılında başlattığımız çelikhane ve sıcak sac üretimine geçiş yatırımları ve 2010’da devreye aldığımız sac haddehanesi ile demir çelik sektörünün öncü firmalarından biri olduk. Sıcak rulo sac, tesislerimizde 1.1 mm. ile 25.4 mm. arasındaki kalınlıklarda ve 800 mm. ile 1650 mm. arasındaki genişliklerde soğuk şekillendirmeye uygun malzemelerden, petrol borusuna kadar çok geniş bir aralıkta üretilebilmektedir.
Demir çelik sektörünün öncü şirketlerinden biri olarak misyonumuz, firmamızı ve sektörü bir adım ileriye taşımaktır. Capital Dergisi’nin 20 yıldır gerçekleştirdiği “İş Dünyasının En Beğenilen Şirketleri” araştırmasında, 2018 yılından bu yana Demir Çelik Sektörü’nün en beğenilen şirketi seçiliyoruz. Önümüzdeki dönemde de bu başarımızı devam ettirmeyi, seri üretimin verdiği avantajları kullanarak katma değeri yüksek ürünlere yönelerek, hem yerli imalat sektörünün ihtiyaçlarını yerli ürün ile karşılamak hem uluslararası piyasalardaki rekabet gücümüzü hem de karlılığımızı artırmayı hedeflemekteyiz. Çolakoğlu bünyesinde yaklaşık 2000 kişiye istihdam sağlıyoruz.
İş gündeminizi öğrenebilir miyiz? 2022 yılının ilk yarısını şirketiniz açısından değerlendirir misiniz? 2022 yılı ve yakın dönem için varsa yeni yatırım planlarınızı ve hedeflerinizi öğrenebilir miyiz?
1983 yılında başlayan ihracatımız bugün 150’den fazla ülkeye ulaşmış durumdadır. Bugün toplam üretimimizin 1/3’ünü ihraç etmekteyiz. İhracatımızda Avrupa ve Kuzey Amerika’nın payı daha fazla olmakla birlikte Uzak Doğu Asya, Afrika, Orta Doğu, Güney Amerika ve Kıta Avustralya da dahil olmak üzere dünyada pek çok farklı bölgeye ihracat yapmaktayız. İhracata olan inancımızın ve yetkin bir kadro ile ilişkilerimizi sağlam temellere oturtarak; rekabet, kalite ve hizmet konularında sürekli kendimizi geliştirmemizin yanında, dünyanın birçok yerinde açtığımız ofisler, ihracatta bizi başarılı kılan en önemli faktörlerdir.
İmalat sanayinde gözlenen artış ve gelecekteki potansiyeli göz önünde bulundurarak Çolakoğlu Metalurji mevcut üretimini yüzde 50 artıracak yeni bir yatırıma hali hazırda başlamıştır. Böylelikle sıcak haddelenmiş yassı çelikte artık üretim tüketimin üzerine çıkacaktır. Bunun akabinde ürünün çeşitliliğini ve katma değerini artıracak yatırımlar devam edecektir. Diğer yandan imalat sanayinin ihtiyaç duyduğu ve şu ana kadar üretilmeyen kalitelerin yurt içi tedariğini olası kılabilmek için çalışmalarımız tüm hızı ile devam etmektedir.
Yeni üretim hattı, Ar-Ge, tesis ya da teknoloji yatırımı kararı nasıl veriliyor? Yakın dönemde ne tür bir yatırıma imza attınız? Sonuçlarını, katkılarını ve verimliliğinizi nasıl artırdığınız anlatır mısınız?
Ülkemizin dış ticaret açığını azaltmada katkıda bulunacak çelik kaliteleri için Ar-Ge çalışmalarımızı yürütüyoruz. Bununla birlikte mevcut üretimlerimizde ferroalyaj kullanımının azaltılması üzerinde de çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Alyaj kullanımının azaltılması çalışması aynı zamanda yeşil mutabakat çerçevesinde karbon salınımını azaltmaya yönelik yaptığımız çalışmalardan biridir. Avrupa Yeşil Mutabakatına uyum çerçevesinde biz de karbon salınımını azaltacak projeleri şirketimiz bünyesinde sürdürüyoruz. Karbon salımını azaltmanın temelde bir kaç yolu var. Operasyonel verimliliğinizi artırmak, enerji tüketiminizi düşürmek ve yeşil enerji kullanmak. Biz şirketimizde operasyonel verimliliği artıracak ve enerji tüketimini azaltacak çalışmalara öncelik verdik. Bu bağlamda enerji geri kazanımı, daha düşük enerji tüketen teknolojilerin kullanımı, proses iyileştirmeleriyle enerji, yardımcı malzemeler ve hammadde tüketiminin azaltılması konularında bir dizi proje hali hazırda devam etmektedir. Yeşil enerji tedariği ve kullanımı özelinde de çalışmalar planlamaktayız.
Fabrikanızda; hammadde girişinden, tasarım ve Ar-Ge çalışmalarına, oradan sevkine kadar olan üretim süreçlerini anlatır mısınız?
Tesisimizde tüm süreç, alınan siparişin sisteme girilmesi ile başlar. Sisteme girilen siparişler MES (Manufacturing Execution System) sistemine akar ve burada üretim emirleri oluşur. Üretim emirlerine istinaden kullanılacak hammadde veya yarı mamüller ve tüm üretim parametreleri de bu emirle beraber siparişe atanır. Üretim planlama ve optimizasyon yazılımları kullanılarak üretim çizelgelemesi yapılır ve tüm üretim birimlerine gönderilir.
Üretim sonuçları, hedeflenen üretim parametreleri ve standart gereksinimleri ile karşılaştırılır. Böylece, ürün sevke hazır hale getirilir. Bu süreçlerin tamamı otomatik olarak gerçekleştirilmektedir. Sevk sürecinde ise, ürünün müşteriye gönderilmesi için sevk emri oluşturulur. Sevk emrine istinaden ürünün ilgili araca yüklemesi yapılır ve süreç ürünün teslimatı ile son bulur.
Sıfır duruş ve sıfır hata ile kaliteli üretim adına ne tür metod ve sistemler kullanılıyor? Endüstri 4.0 vizyonuna uygun hangi teknolojilerinden yararlanıyorsunuz? Bu teknolojiler üretime, kaliteye ve verimliliğe ne tür katkılar sunuyor?
Sıfır duruş ve sıfır hata ile üretim yapmak için tüm üretim parametrelerinin takip edilmesi ve oluşabilecek problemlere daha ortaya çıkmadan müdahale edilmesi gerekir. Bu gereklilikleri yerine getirmek için fabrikamızda ileri seviye otomasyon sistemleri kullanılmaktadır. Bakım faaliyetleri bilgisayar destekli bakım yönetim sistemi ile yürütülmektedir. Bu teknolojiler sayesinde sistemdeki tüm parametreler hem anlık hem de uzun dönemli trend olarak izlenebilmektedir. Analiz sistemleriyle insandan bağımsız olarak oluşabilecek hatalara yönelik öngörülerde bulunulmaktadır. Bu analizler sonucu elde edilen veriler ışığında, bakım faaliyetleri ve sistem iyileştirmeleri
planlanmaktadır. Böylelikle arıza veya kalite problemi kaynaklı kayıpların önüne geçilmesi hedeflenmektedir.
