Haber: Bikem Ögünç Demir
Endüstriyel teknolojiler ve otomasyon sistemleri, üretimde montaj süreçlerinin asgari eksiklik ve hatayla sürdürülmesinde de büyük rol oynuyor. Montaj uygulamalarında Mitsubishi Electric robotların kullanımı, kullanıcılara mekatronik sistemler, sistem tasarımı, hızlı geçişler ve robot-insan etkileşimi gibi konularda büyük kolaylık sağlıyor. Mitsubishi Electric Fabrika Otomasyon Sistemleri Robot Ürün Müdürü Necmi Ömerdedeoğlu robotların kullanımıyla sağlanan kolaylıkları aktardı.
“Montaj uygulamaları endüstride mekatronik uygulamalar olarak karşımıza çıkıyor. Dolayısıyla elektrikten mekaniğe tüm unsurları içeren yapılar kurulması gerekiyor. Mitsubishi Electric, bir fabrika otomasyon sistemleri sağlayıcısı olarak bir montaj süreci için gerekli tüm otomasyon ekipmanlarını sağlayabiliyor” diyen Necmi Ömerdedeoğlu, “Böylece aynı markaya ait PLC, Servo, Inverter, HMI, robot gibi farklı ürün gamlarımız, montaj hücrelerinin ana unsurları olarak birbirleri ile uyumlu çalışıyor. Ayrıca, e-factory konseptiyle Mitsubishi Electric ürünleri harici ürünler, görüntü işleme sensörleri, sensörler, pnömatik sistemler gibi farklı sistemlere de rahatlıkla adapte edilebiliyor. iQ-R Platform ile birden fazla robotu tek bir kontrolcü üzerinden kontrol etmek de mümkün oluyor. Robotların birbirleriyle konuşması ve birbirlerinin alanlarına girmeden işlem sıralarını beklemeleri, programcının karmaşık yükünü ciddi bir şekilde azaltıyor. Programcı, robotlar arası koordinasyon için ter dökmek zorunda kalmıyor. Robotlar aynı zamanda, birbirleriyle tandem de çalışabiliyor, aynı parçayı iki robot beraber tutup montajını yapabiliyor.”
ROBOTLAR ERİŞİM ALANINI PRATİK ŞEKİLDE KULLANIYOR
Montaj uygulamalarının hayata geçmesi için mekanik sistemlerin de birbirleri ile uyumlu olması gerektiğinin altını çizen Ömerdedeoğlu şöyle devam etti: “Özellikle, sistemin kapladığı yerin önemli olduğu yerlerde, robotların erişim alanlarının maksimum verimde kullanılması hem alandan tasarruf sağlar hem de uygulamanın çevrim süresinin iyileşmesinde önemli katkı sağlar. Bu noktada Mitsubishi Electric robotlar erişim alanını pratik şekilde kullanması tasarımcılara kolaylık sağlıyor. RV-7FR ve RV-4FR model robotlar +-240 (toplam 480 derece) erişim alanına sahip iken 6 eksen robotlar standart olarak montaj özgürlüğü sağlıyor. Yani duvara, tavana montaj imkânı sunarak dar alanlara daha fazla istasyonlar kurulmasına imkân veriyor. Bu esneklik, robot güzergahını oluşturduğunuzda daha kısa yollar yaratmanızı ve daha hızlı operasyonlar gerçekleştirmenizi sağlıyor.
Günümüzün üretim anlayışı üretimin esnek olmasını gerektiriyor. Üreticiler, aynı hücre ve hatlardan farklı ürünlerin çıkmasını bekliyor. Böyle bir yapının oluşması için robotlar önemli roller üstleniyor. Bu geçişlerin hızlı olması, yeni ürünlerin üretim hattında minimum değişiklikle ve eforla yapılması üreticilerin maliyetlerini ciddi miktarda azaltıyor. Mitsubishi Electric’in tescilli AI markası olan MAISART ile robotlu hücreler hızlı bir şekilde devreye alınabiliyor ve bir üründen diğer ürüne hızlıca geçiş yapılabiliyor. Böylece esnek üretimi destekliyoruz. MAISART teknolojisi robotlarda Melfa Smart Plus ile kullanılıyor. Bu kart aracılığıyla robota akıllı mühendislik araçlarını yüklüyoruz. Robot tork sensöründen gelen veriyi analiz ederek robotun yaptığı işe ait çalışma parametrelerini kendisi ayarlıyor. Bir işin robota en az yük gelecek şekilde, en hızlı nasıl yapılacağına dair hesabı robot kendisi hesaplıyor. Görüntü işleme sensörleri ile robot arasındaki koordinat eşleşmesini otomatik olarak yaparak 20 dakikada yapılan işi 1 dakikaya indirerek devreye alma hızını artırıyor. Aynı fonksiyonlar robotun etrafındaki değişken istasyonları tanımada da kullanılacağı için, montaj hücrelerinde üretilen ürün tipi sayısının artmasına olanak sağlıyor.”
İNSAN VARLIĞINA ADAPTE OLMAK ÖNEMLİ
Necmi Ömerdedeoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Öte yandan montaj işleri tam otomatik veya yarı otomatik olabilir. Robotlar tam otomatik sistemlerde kapalı bir alanda, yarı otomatik sistemlerde ise insan etkileşimi ile çalışabilir. Tam otomatik hücreler hızlı üretim yapar ancak esnek üretimi yeteri kadar desteklemeyebilir. Yarı otomatik hücreler ise, esnek üretimi destekler. Yarı otomatik sistemlerin kullanıldığı hatlardan birden fazla ürün çıkabilir. Bu noktada robotların bu hücrelerdeki insan varlıklarına adapte olması önem taşıyor. Mitsubishi Electric, Melfa Safe Plus teknoloji ile insan ile etkileşimini de güvenilir hale getiriyor. Endüstriyel robotlarda Melfa Safe Plus kullanıldığında, sıralı insan-robot montaj senaryolarını oluşturabiliyoruz. Robot insanın hücre içerisindeki kademe ihlallerini sürekli takip ederek kendi çalışma alanını limitleyebiliyor, tork moduna geçip yavaşlayabiliyor, bekleme konumuna geçebiliyor. İhlaller ortadan kalktığında da tekrar komut beklemeksizin çalışmasına devam edebiliyor. Tüm bu ayarlar parametrik ve şifreli olduğu için güvenlik programa yapılan müdahaleler ile bozulmuyor. Aynı şekilde Melfa Assista Kolaboratif robot da Melfa Safe Plus teknolojisini kullanarak insan ile eş zamanlı çalışmalar yapabiliyor. İnsan erişim alanından çıktığı andan itibaren, robot çalışmasına endüstriyel performansla devam edebiliyor. Bu insan-robot etkileşim esnekliği sayesinde kullanıcılar, insan-robot hibrit montaj istasyonları kurarak esnek üretimi artırabiliyor.
Özetlemek gerekirse, dijitalleşme ve üretimde otomatikleşmenin öne çıktığı günümüzde sistemlerin asgari eksiklik ve hatayla sürdürülmesi için endüstriyel teknolojiler ve otomasyon sistemleriyle hayati öneme sahip. Hayatımızdaki yeri her geçen gün artan ve üretime de dâhil olan yapay zekâ, hızlı reaksiyon için kullanıcılara yardımcı oluyor. Mitsubishi Electric Fabrika Otomasyon Sistemleri olarak sunduğumuz otomasyon ekipmanlarının yanı sıra özellikle Sanayi 4.0’a yanıt veren dijital fabrika konseptimiz e-F@ctory ve MAISART AI teknolojisi ile şirketlerin montaj süreçlerinde de yapay zekâdan yüksek derecede fayda elde etmelerini sağlıyoruz.”