HEB Proje Müşavirlik Kurucu Ortağı, İnşaat Mühendisi Ali Berk Uslu ST İnşaat Yapı & Malzeme dergisine açıklamalarda bulundu. Uslu, güçlendirme projelerinde dikkat edilmesi gereken unsurlara dikkat çekerek, "Güçlendirme projelerinde dikkat edilmesi gereken en önemli unsurların başında doğru analiz ve tasarım süreci geliyor. İlk olarak, yapının mevcut durumunun detaylı bir şekilde belirlenmesi gerekiyor. Malzeme testleri, yapı sisteminin modellenmesi ve deprem etkileri altında nasıl davrandığının hesaplanması büyük önem taşıyor. Sonraki adımda ise güçlendirme yöntemlerinin binanın kullanımına uygun olması, ekonomik açıdan uygulanabilirliği ve inşaat sürecinin titizlikle yönetilmesi kritik konular arasında." açıklamasında bulundu.

Whatsapp Image 2024 08 19 At 13.48.57

FOTO: HEB Proje Müşavirlik Kurucu Ortağı, İnşaat Mühendisi Ali Berk Uslu

Firmanızın güçlendirme sektöründeki uzmanlık alanlarını ve en çok karşılaştığınız yapısal problemleri anlatabilir misiniz?

HEB Proje Müşavirlik olarak, özellikle tarihi ve tescilli binaların güçlendirilmesi, deprem performans analizleri ve mevcut yapıların güçlendirme projeler yürütüyoruz. 6 Şubat 2023 depremlerinin ardından, birçok yapının ciddi hasar aldığını gördük ve bu süreçte güçlendirme projelerine yoğunlaştık. Deprem sonrası, Hatay, Kahramanmaraş, Şanlıurfa, Gaziantep, Mersin, Kilis ve Erzin'de "Taşınmaz Kültür Varlıklarına Yardım Sağlanmasına Dair Yönetmelik" kapsamında yoğun şekilde rekonstrüksiyon ve güçlendirme projeleri yürütmekteyiz. Bu çalışmalar, tarihi yapıların aslına uygun şekilde korunmasını sağlarken, günümüz mühendislik standartlarına uygun olarak deprem güvenliğinin artırılmasını hedeflemektedir. Bu kapsamda, yapılar üzerindeki hasar tespitleri, malzeme analizleri ve uygun güçlendirme yöntemlerinin belirlenmesi süreçlerini titizlikle yürütüyoruz.

En çok karşılaştığımız yapısal problemler arasında, tescilli kültür varlıklarının zamanla maruz kaldığı malzeme yorgunluğu, özgün yapı elemanlarının eksilmesi, yapısal bütünlüğün zayıflaması ve maalesef proje dışı müdahaleler bulunuyor. Bu durumlar, tarihi yapıların hem depreme karşı direncini hem de kültürel kimliğini koruma sürecini zorlaştırıyor. Biz de bu sorunları çözmek için, geleneksel yapı tekniklerini çağdaş mühendislik çözümleriyle birleştirerek hem tarihi dokuyu koruyan hem de dayanıklılığı artıran güçlendirme yöntemleri uyguluyoruz.

Depreme dayanıklı şehirler oluşturmak adına güçlendirme çalışmalarının nasıl bir rol oynadığını düşünüyorsunuz?

6 Şubat 2023 depremleri, özellikle restorasyon/güçlendirme uygulaması görmemiş tescilli kültür varlıklarının deprem karşısındaki kırılganlığını bir kez daha gözler önüne sermiştir. Bu depremler sonrasında, birçok tarihi yapının ağır hasar aldığını ve bazılarının tamamen yıkıldığını gördük. HEB Proje Müşavirlik olarak, bu süreçte tarihi yapıların deprem güvenliğini artırmaya yönelik güçlendirme ve rekonstrüksiyon projelerine odaklandık. Deprem bölgesine olan yakınlığımızdan dolayı süreç bizleri tescilli yapılara yoğunlaşmaya yöneltti diyebiliriz. Bu çerçevede yürüttüğümüz projeler, tescilli yapıların kültürel miras statülerine uygun olarak korunmasını sağlarken, aynı zamanda günümüz deprem yönetmeliklerine uyumlu hale getirilmesini de amaçlamaktadır.

Türkiye’deki güncel deprem yönetmelikleri güçlendirme projelerini nasıl etkiliyor?

Yönetmeliğimiz, birçok yönden güçlendirme projelerinin çerçevesini net bir şekilde belirliyor. Ancak, bina türü olmayan yapılarda ve tescilli kültür varlıklarının güçlendirme projelerinde yönetmeliğin yetersiz kaldığı durumlar olabiliyor. Özellikle tarihi yapıların malzeme ve taşıyıcı sistemleri yönetmelikte öngörülen standartlardan farklılık gösterebiliyor. Bu noktada, uluslararası yönetmelikler, akademik çalışmalar ve özellikle malzeme analizleri önemli bir referans kaynağı oluyor.

Bu tür yapıların güçlendirilmesi sırasında Eurocode, ASCE 41 gibi uluslararası yönetmeliklerden ve güncel bilimsel makalelerden yararlanıyoruz. Geleneksel yapıların özgün dokusunu bozmadan güvenliğini sağlamak için uluslararası deneyimler ve farklı güçlendirme teknikleri üzerinde çalışıyoruz. Özellikle ahşap, kagir ve yığma yapılar için sismik performans artırıcı tekniklerin uygulanması konusunda, uluslararası akademik yayınlar ve saha çalışmaları bize rehberlik ediyor. Bu sayede hem kültürel mirası koruyor hem de yapılara en uygun mühendislik çözümlerini geliştirebiliyoruz.

Güçlendirme uygulamalarında en dikkat edilmesi gereken unsurlar neler?

Güçlendirme projelerinde dikkat edilmesi gereken en önemli unsurların başında doğru analiz ve tasarım süreci geliyor. İlk olarak, yapının mevcut durumunun detaylı bir şekilde belirlenmesi gerekiyor. Malzeme testleri, yapı sisteminin modellenmesi ve deprem etkileri altında nasıl davrandığının hesaplanması büyük önem taşıyor. Sonraki adımda ise güçlendirme yöntemlerinin binanın kullanımına uygun olması, ekonomik açıdan uygulanabilirliği ve inşaat sürecinin titizlikle yönetilmesi kritik konular arasında.

Gelecekte daha dayanıklı ve sürdürülebilir yapılar için sektörün nasıl bir dönüşüm geçirmesi gerektiğini düşünüyorsunuz?

Doğal Gaz Facialarını Önlemek için Alınması Gereken Tedbirler Doğal Gaz Facialarını Önlemek için Alınması Gereken Tedbirler

Gelecekte daha dayanıklı ve sürdürülebilir yapılar inşa edebilmek için, öncelikle toplumsal bilincin artırılması gerekiyor. Yapı güvenliği sadece mühendislerin değil, tüm toplumun sorumluluğundadır. Bu doğrultuda, eğitim ve farkındalık çalışmalarıyla toplumun deprem ve güçlendirme konularında daha bilinçli hale gelmesi sağlanmalıdır. Ancak, bu dönüşümün başarılı olabilmesi için hem teknik grubun hem de toplumun bilinçlenmesi ve aynı zamanda kamunun aktif destek vermesi gerekmektedir.