1984 yılında Çin’de kurulan Chint Grup, dünyanın en büyük halka açık enerji sistem sağlayıcılarından biri olarak konumlanıyor. 40 yılı aşkın deneyimiyle, 140’tan fazla ülkede faaliyet gösteren ve 40 binden fazla çalışanıyla geniş bir ürün yelpazesi sunan Chint Grup, yeşil enerji odaklı akıllı çözümler geliştiren küresel bir enerji şirketi olarak öne çıkıyor. 2009 yılında Türkiye pazarına doğrudan yatırım yaparak, Chint Türkiye Solar Grubu çatısı altında Astronergy, Chint Green Energy ve Chint Power markalarıyla müşterilerine hizmet vermeye başlayan şirket, bugün, iş ortaklarına alçak ve orta gerilim şalt malzemelerinden entegre güneş enerjisi çözümlerine kadar geniş bir ürün ve hizmet yelpazesi sunuyor.
DÜŞÜK MALİYETLİ SİSTEMLER İNŞA EDECEK
Chint Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Ercüment Kaya, 2025 yılında Chint Türkiye Solar Grubu’nun planları ve ajandasında hangi projelerin yer alacağına ilişkin şu açıklamayı yapıyor: "2025 yılı enerji sektöründe önemli dönüşümlerin yaşanacağı bir dönemi işaret ediyor. Şirketler sürdürülebilirlik, yenilenebilir enerji, dijitalleşme, enerji verimliliği ve toplumsal sorumluluk gibi alanlarda stratejik hedefler belirleyerek; daha yeşil, daha verimli ve daha güvenli enerji sistemleri kurmaya odaklanacak. Bu hem ekonomik büyüme hem de çevresel sürdürülebilirlik açısından kritik bir dönüm noktası olacak.
Chint Türkiye Solar Grubu olarak, 2025 yılının en trend konularından biri olan enerji depolama projelerinde aktif rol almayı sürdüreceğiz. Özellikle şebeke ölçekli enerji depolama projelerinin yanı sıra ticari ve endüstriyel kullanımlara da odaklanarak sektördeki etkinliğimizi artırmayı hedefliyoruz. Kısa vadede, enerji depolama ve inverter ürünlerimizle pazar liderliğini yakalamayı amaçlıyoruz.
Bunun yanı sıra, şebeke ölçekli 1C enerji depolama sistemlerinin teknik eğitimleriyle batarya PCS, BMS, EMS ve işletme-bakım konularında yatırımcılarımıza ve değerli sektör uzmanlarımıza doğru bilgileri sunarak pazar payımızı artırmayı hedefliyoruz. Ek olarak C&I pazarında, peak shaving modeliyle inverterlerin limitlenerek üretilen fakat kullanılamayan üretim fazlası enerjisinin depolanıp, pik zamanlarda kullanılmasıyla sanayi tesislerinin karlılıklarını ve şebeke güç dengesini olumlu yönde etkileyerek elektrik faturalarını azaltacak sistemlere ağırlık vereceğiz. Güneş enerjisi projelerinde ise yap-işlet ve yap-devret modelleriyle yenilenebilir enerjiye ek kaynak ayırmadan, kullanılan enerjinin daha düşük maliyetle ödenmesini sağlayacak sistemler inşa etmeye devam edeceğiz.
STRATEJİK İŞ BİRLİKLERİNE DEVAM EDECEK
2025 yılında, Astronergy güneş panellerinin LCOE sürecinde toplam yatırımda oluşturduğu ekonomik değeri doğru bir şekilde anlatarak, Adana’da ürettiğimiz güneş panellerinin pazarda hak ettiği payı almasını sağlamayı hedefliyoruz. Bununla birlikte üretimine başladığımız yaklaşık 1 GW kapasiteye sahip yerli üretim fabrikamızda, ikinci çeyrekte yeni güneş panellerimizi piyasaya sürmeyi planlıyoruz.
Son olarak, sizlerin de bildiği üzere yenilenebilir enerji altyapısının geliştirilmesi veya güçlendirilmesi artık zaruri hale gelmiştir. Bu nedenle, Chint Elektrik olarak TEİAŞ kapsamında 154 kV, 380 kV ve 500 kV seviyelerinde güç trafoları ve GIS (Gaz İzoleli Güç Sistemleri) başta olmak üzere altyapı projelerinde daha aktif bir rol almayı planlıyoruz. Ek olarak, geçen yıl olduğu gibi teknik, satış ve finansal alanlarda birçok yeni stratejik iş birliği gerçekleştirmeyi sürdüreceğiz. Türkiye pazarına yapacağımız yeni yatırımlarımızla her segmente dokunmayı ve solar değer zincirimizi iş ortaklarımızla yaygınlaştırmayı hedefliyoruz. Kısaca daha önce olduğu gibi 2025 yılında da sürdürülebilir enerjiye yatırım yapmak isteyen iş ortaklarımıza iyi bir partner olacağız."
2025 YILINDAKİ TRENDLERİ SIRALADI
2025 yılında enerji sektöründe öngördükleri temel trendler ve gelişmelere ilişkin de düşüncelerini paylaşan Kaya, şunları söylüyor:
"2025 yılı itibarıyla, enerji sektöründe yenilenebilir enerji kaynaklarının liderliğini sürdüreceği, enerji depolama çözümlerinin daha verimli hale geleceği ve dijitalleşme ile yapay zekanın enerji sektöründe daha fazla kullanılacağı öngörülmektedir. Bununla birlikte, yenilenebilir enerjinin olgunlaşmış sektörlerinden olan rüzgâr, güneş ve ısı pompası yatırımları momentum kazanırken, gelişim sürecinde depolama teknolojileri, hidrojen üretimi ve mikro nükleer tesislerin teknolojik gelişimine şahitlik edeceğiz. Güneş ve rüzgâr enerjisindeki ilerlemelerle birlikte daha verimli paneller ve türbinler piyasaya sunulacak, maliyetler düşecek ve yenilenebilir enerjinin payı artacaktır. Enerji depolama teknolojileri, özellikle batarya inovasyonları ile daha uzun ömürlü ve verimli çözümler sunacaktır. Paris İklim Anlaşması'nda da belirtildiği üzere, küresel sıcaklık artışının 1,5 derecenin altında tutulması hedefi kapsamında yıllık 3 trilyon dolarlık yatırım bütçesi gerekmekte ve iş gücündeki değişikliklerle hidrokarbon sektöründe iş gücü azalırken, yenilenebilir enerjide yeni iş alanları açılması beklenmektedir. Yenilenebilir enerji konusunda yol alan gelişmiş ekonomilerde gözlemlenen ördek etkisi, enerji tüketim yük eğrisinin ve yaz aylarında yaşanan eksi fiyatların artarak çoğaldığını göstermektedir. Pik azaltma, yük kaydırma, arbitraj, primer-sekonder frekans yönetimi, yenilenebilir enerji entegrasyonu ve güç kalitesi iyileştirme gibi gelir modeli oluşturan ve mevcut şebeke sorunlarını iyileştiren yöntemlerle depolama sistemlerinin hem teknolojik hem de ürün çeşitliliği artacaktır. Pandemi sonrası bozulan arz-talep dengesi, üretici tarafında ciddi finansal baskılara neden olsa da yatırımcılar açısından LCOE olarak en uygun fiyatların yakalandığı dönemdeyiz. Projelerin finansman tarafında ise, tüm dünyada yaşanan enflasyonu azaltıcı faiz artışlarının eski normallere dönmesiyle, durmuş birçok yatırımın tekrar hayata geçmesi beklenmektedir."
