Endüstriyel dijital dönüşüm, küresel rekabet gücünü artırmanın, verimliliği optimize etmenin ve sürdürülebilirliği sağlamanın en kritik unsurlarından biri haline geldi. McKinsey’nin araştırmalarına göre, dijital teknolojileri benimseyen üretim tesisleri verimlilikte %30’a varan artışlar sağlarken, hata oranlarını %50’ye kadar düşürebiliyorlar. Dünya Ekonomik Forumu’nun “Endüstri 4.0” raporunda ise dijital dönüşümün, yalnızca maliyetleri düşürmekle kalmayıp inovasyonu hızlandırarak yeni iş modelleri ve gelir kaynakları yarattığı vurgulanıyor. Ayrıca, Gartner’a göre 2025 yılına kadar akıllı üretim sistemleri ve yapay zeka destekli otomasyon süreçleri, küresel sanayi sektöründe yıllık 1,2 trilyon dolarlık bir değer yaratacağı öngörülüyor. Bu sebeplerle endüstriyel dijital dönüşüm, yalnızca teknolojiye yapılan bir yatırım değil; aynı zamanda geleceğe yapılan stratejik bir hazırlık ve sürdürülebilir büyümenin anahtarı.

"HIZI ARTIRMAMIZ GEREKİYOR"

Birçok sektörde yönetici pozisyonunda çalışan Global Dijital Dönüşüm Lideri ve Strateji Mimarı Gül Aktaş Kuş, ST Endüstri Radyo'da katıldığı Üretimin Yeni Vizyonu programında şirketlerin dijital dönüşüm yolculuklarına rehberlik edecek açıklamalarda bulundu. Dijitalleşme sürecinde şirketlerin hangi stratejik hedefleri belirlemeleri gerektiğine ilişkin deneyimlerini paylaşan Kuş, şöyle konuştu:

"Bence şirketlerin dijital dönüşüm yatırımlarındaki stratejilerinin temelinde hız, esneklik ve maliyet olmalı. Hızın önemli olmasının nedeni ile başlayacak olursak artık tamamen etrafımız dijitalleşiyor. Sadece üretim değil, tüm aldığımız ürün ve hizmetler de dijital hale gelmiş oluyor. Bunun artıları var, eksileri var. Yani ben, 15 yıl öncesinin çalışma hayatına baktığımda, ellerinde bir cep telefonu yoktu. İşyerleri tarafından onlara bir laptop verilmiyordu. Saat beş buçuk olduğunda tamamen beyin olarak işten uzaklaşabiliyorlardı ve kendilerini ayıracak vakitleri vardı. Şimdi dünya dijitalleşince çalışanlar her an çalışıyor. İşte cep telefonlarımızı, e-maillerimizi, elektronik postalarımızı takip ediyoruz. Ya da aksiyonları almamız gerekiyorsa gece laptopumuzu açıyoruz. Dolayısıyla zamanımız azalmaya başladı. Zamanımız azalınca, sabrımız azalmaya başladı ve sabrımız azalınca da hizmet aldığımız şirket gruplarından istiyoruz ki problemimizi bir an önce çözsünler. Dolayısıyla burada hız çok önemli. Müşteriye sağladığınız üründe de hizmette de hızı arttırmamız gerekiyor."

"ROI 1.5 YILDAN FAZLA OLMAMALI"

Stratejileri belirlerken önem arz eden ikinci nokta maliyet diyen Kuş, sözlerine şöyle devam etti: "Tüm dünya maliyetlerle boğuşuyor. Bu  sadece Türkiye ile alakalı bir durum değil. Dolayısıyla yaptığımız yatırımların geri dönüş oranı çok önemli. Bana göre bu geri dönüş oranı bir buçuk yıldan fazla olmamalı. Çünkü bu yolculukta dünya devi şirketlerin %80'i yatırımlarını çöpe atmış oluyor. Sadece %20'lik bir şirket grubu başarıya ulaşmış durumda. O yüzden yatırım geri dönüş oranları çok önemli."

Gerçek Zamanlı Verilerle Çalışan Sanal Bir Model Gerçek Zamanlı Verilerle Çalışan Sanal Bir Model

Stratejilerde önem arz eden son noktanın esneklik olduğunu ifade eden Kuş, sözlerini şöyle noktalıyor: "Diğer tarafta da esneklik önemli hale geliyor. Çünkü insanlar artık daha çok standart ürün yerine kendilerine özel, kişiselleştirilmiş ürünlere doğru ilerliyorlar. Kişiselleştirilmiş ürün demek üretim dünyasında kompleksitenin artması demek. Kompleksitenin artması demek de üretim ve operasyon dünyasının daha komplike hale gelmesi demek. Dolayısıyla sistemleri daha esnek tasarlamak gerekiyor. Bu anlamda dijital dönüşüm de bizim için elimizi kuvvetlendiren en önemli araç."