Akkök Holding CEO’su Gökşin Durusoy, mevcut faaliyet alanlarıyla sinerji yaratacak yatırımlara odaklandıklarını, ihracatı artırma ve sürdürülebilirliğe katkı sağlama hedeflerine yönelik stratejilerle yol aldıklarını söyledi. 2024 yılı için yaklaşık 340 milyon dolarlık bir yatırım bütçesi planladıklarını belirten Durusoy, “Öncelikli sektörlerimiz olan kimya, enerji, gayrimenkul ve ileri malzemelerde operasyonel etkinliği artırarak ciroda TL bazında yüzde 50, ihracatta yüzde 10’un üzerinde büyüme hedefliyoruz. Yeteneklerimizi geliştirdiğimiz, bildiğimiz ve iyi yaptığımız iş alanlarında büyüyeceğiz” dedi.
Akkök Holding CEO’su Gökşin Durusoy, Akkök Holding’in 2023 yılı performansını ve 2024 öngörülerini basın toplantısında değerlendirdi. Küresel krizler, belirsizlikler, depremler ve seçim gündemiyle geçen 2023 yılını grubun toplam kombine cirosu açısından 4 milyar dolar ciro ile kapattıklarını belirten Durusoy, “İhracatımız 740 milyon dolar ve bu dönemde yaklaşık 240 milyon dolar yatırım gerçekleştirdik. Kapasite artışı yatırımlarımızın devreye girdiği ve gayrimenkulde gelir artışı sağladığımız 2023’ün ardından daha iyi bir yıla başladık” şeklinde konuştu. Enflasyonu düşürmek amacıyla uygulanan ekonomik programın, ülkenin bütün paydaşları için fedakarlıklar gerektirdiğini belirten Gökşin Durusoy, 2024 yılının zorlu bir yıl olacağını ancak 2024 ilk çeyrek sonuçlarının bütçeler paralelinde ilerlediğini, Grup olarak 2023 yılı sonunda ulaşılan tarihi düşük borçluluk seviyeleri ile zorlu döneme hazırlıklı girildiğini belirtti.
“Kimya, ileri malzemeler, enerji ve gayrimenkule odaklandık”
2024 yatırım planlarıyla ilgili bilgi veren Durusoy, stratejik sektör olarak gördükleri kimya, ileri malzemeler, enerji ve gayrimenkul sektörlerindeki potansiyeli değerlendirmeye odaklandıklarını bildirdi. Holdingin büyümesine de katkı sağlayan bu alanlarda karlılığı sürdürmeyi ve operasyonel etkinliği artırmayı hedeflediklerini vurgulayan Durusoy, şöyle devam etti: “2024 yılı için 340 milyon dolarlık bir yatırım bütçesi planladık. Aksa’da Mithra ve teknik elyaf iplik yatırımlarımız devam ederken, Akkim’de Epoksi yatırımımız bu sene son çeyrekte devreye girecek ve Türk ekonomisine 200 milyon dolar ithal ikamesi sağlayacak. Akcoat ve Epsilon Kompozit şirketlerimizin yatırımları da devam ediyor. Gayrimenkul tarafında ise Akiş GYO tekrar bir yatırım sürecine girebilir. Enerji sektöründe ise önceliğimiz finansal sürdürülebilirliği sağlamlaştırmak olacak. Bu amaçla tarihi düşük seviyelere gelen borçluluğumuzu daha da aşağıya çekerken, bu sektörde önümüze gelen değişik yatırım fırsatlarını da değerlendirebiliriz. Aynı zamanda uluslararası pazarlara odaklanarak ihracatımızı artıracağız. Bu stratejik odak, küresel rekabet avantajı sağlamamıza ve uluslararası ticarette şirketimizin bilinirliğini artırmamızı kolaylaştıracak. Geleceğin endüstriyel trendlerine öncülük etmek ve sürdürülebilir inovasyon ile sektördeki rekabet avantajlarımızı güçlendirmek amacıyla stratejik yatırımlar ve iş birlikleri yapma yaklaşımı benimsiyoruz. Hem Akkök Holding grup şirketlerinin kendi arasında hem de diğer sektör paydaşlarımızla iş birliklerimiz var. Bunu verimlilik, karlılık ve dijitalleşme odağında sürdüreceğiz.
Holdingimizin 2024 ihracatını yaklaşık 800 milyon dolar seviyesinde bekliyoruz. Bu 2023 yılı ihracatımıza göre yüzde 10’un üzerinde büyüme anlamına geliyor. Kimya, ileri malzemeler, enerji ve gayrimenkul alanları önümüzdeki yıllarda da Akkök Holding’in öncelikli sektörleri olmaya devam edecek. Ciroda büyüme hedefimizi ise TL bazında enflasyondan arındırılmış olarak yüzde 50 olarak bütçeledik. 2024 yatırımlarımız planladığımız şekilde ilerliyor. Önümüzdeki aylarda tamamlanan yatırımları devreye alarak yola devam edeceğiz.”
AR-GE VE YENİLİKÇİ TEKNOLOJİLERE ÖNCELİK
Grubun teknoloji yatırımları, Ar-Ge ve inovasyonun kurum kültürü içinde çok önemli bir yeri olduğunu belirten Akkök Holding CEO’su Gökşin Durusoy, “Bu kuvvetli kasımızla birçok yeni ürün yaratmayı başardık, bunun güzel örneklerinden birisi tamamen kendi ekiplerimizin üretmeyi başardığı karbon elyaf tesisimiz, bir diğer örnek ise 2023 yılında açıkladığımız Mithra projemiz ile başlanılan UHMWPE (Ultra High Molecular Weight Polyethylene) yatırımı oldu” şeklinde konuştu. 2023’te öncü yatırımcılığını Akkök Holding iştiraki olan Akkök Next’in yaptığı Türkiye’nin malzeme teknolojilerine odaklanan ilk derin teknoloji fonu 212 NexT’in kurulduğunu hatırlattı. Fonun, Türkiye ve dünyada büyüyen derin teknoloji pazarında yenilikçi girişimlere yatırım yapacağını belirten Durusoy, “Hem ekonomik hem de çevresel sürdürülebilirliğe katkı sağlayacak teknoloji çözümlerine 3 yıllık süreçte 17 milyon dolar olarak belirlenen ilk etap yatırımlarla bir yandan finansal kazanç hedeflenirken diğer yandan yaratılacak sinerjilelerle yeni yatırım alanları bulunabilecek. Bunlarla beraber grup için girişim kültürüne de büyük katkı sağlayacak” dedi.
Durusoy, rekabet avantajı sağlayacak yeni nesil ürünler ve teknolojiler geliştirmeye stratejik öncelik verdiklerini kaydetti. “Ar-Ge temelli çözümler üretiyoruz” diyen Durusoy, şunları söyledi: “Son 4 yılda 50 ürün grubu için 165 ayrı patent başvurumuzu yaptık ve 88 adet tasarım tescili aldık. Ar-Ge’ye yılda 40 milyon dolar civarında bütçe ayırıyoruz. Ar-Ge çalışmalarımızdan büyük başarılar elde ediyoruz.
‘Sürdürülebilirlik için kurumsal yönetişim önemli’
Akkök Holding olarak, sürdürülebilirlik ve çevre bilinciyle hareket etmek, toplumsal ve ekolojik etkileri göz önünde bulundurarak iş stratejileri oluşturmak konusunda uzun vadeli taahhütlerinden bahseden Gökşin Durusoy, çevre, sosyal ve kurumsal yönetişimden oluşan ESG hakkında yapılan konuşmaların genelde çevre ve sosyal etkileri üzerinden yapıldığına dikkat çekti. “Ben kurumsal yönetişim tarafının biraz gölgede kaldığını düşünüyorum. Kurumsal yönetişim çok önemli ve kurumlar, toplumlar, sağlam ve oturmuş bir kurumsal yönetişime sahip değilse çevresel ve sosyal konularda da kalıcı etkiler bırakması çok zor. Kurumsal yönetişimden kastım; bir kurumun, toplumun nasıl yönetildiğine ve kontrol edildiğine dair ilkeler, uygulamalar ve süreçler sistemi, kurumlarda, toplumlarda katılımcılık, şeffaflık, sorumluluk alma, hesap verebilme, adalet, eşit işe eşit ücret, eşit terfi, cinsiyet eşitliği gibi temel ilkelerin benimsenmiş ve bu ilkeler temelinde yönetiliyor olması lazım ki kurumlar sürdürülebilir olarak kalabilsin ve çevresel ve sosyal konularda katkı sağlayabilsin”