Dünya Çimento Birliği'ne (WCA) göre, 2023 yılında çimentoda küresel bir talep artışı olmayacak ancak maliyet artışları sebebiyle çimento fiyatları çift haneli rakamlara yükselmeye devam edecek. Dünya Çimento Birliği Direktörü Emir Adıgüzel, fiyatlardaki artışa rağmen en ucuz çimentonun Türkiye’de olduğunu dile getirdi.
2023'TE RAKAMLAR ÇİFT HANELERE TAŞINACAK
WCA'nın Londra’da gerçekleştirilen genel kurulunda, sektörün karşı karşıya bulunduğu maliyet artışları gündemin odağındaydı. Genel kurulda bir konuşma gerçekleştiren WCA direktörlerinden Emir Adıgüzel, 2023 yılının dünya genelinde çimento sektörü için zor bir yıl olacağını söyledi. Çimento talebinde artış beklenmediğini ancak şirketlerin ayakta kalabilmek için 2023'te satış fiyatlarını çift hanelere artırmak zorunda kalacaklarının altını çizen Adıgüzel, artan maliyetleri başka türlü karşılamanın mümkün olmadığını söyledi.
Türkiye'nin, fiyat artışlarına rağmen hala dünyada en ucuz çimento fiyatlarına sahip olan ülke olduğunu belirten Adıgüzel, dünyada son iki yıldır yükselen talep ve mal kıtlığı döneminin sona erdiğini kaydetti. 2023 yılından itibaren dünya çimento piyasasının genel olarak yeni bir döneme girdiğini belirten Adıgüzel, bundan sonrası için dünyada büyük miktarda üretim fazlası kapasitenin mevcut bulunduğunu ve çoğu ülkenin ihracata yöneldiğini; ihracat yapamayanların kapasite kısıtlamasına gidebileceklerini; Afrika, ABD ve Bangladeş gibi az sayıda bölgede ise yapısal üretim açığı nedeniyle çimento ithalatının kıran kırana rekabet ile devam edeceğini söyledi.
“KAR MARJLARI BASKI ALTINDA"
WCA Direktörü Emir Adıgüzel, çimento üreticilerinin kar marjlarının inanılmaz baskı altında olduğunu; çimento üreticilerinin özellikle gelişmekte olan pazarlarda, bir taraftan rekabetin aşırı artması ve diğer taraftan anormal şekilde artan üretim maliyetleri arasında sıkıştıklarını söyledi. Enerji maliyetindeki yüksek dalgalanmaların çimento sektörü gibi enerji yoğun sanayi kuruluşlarında sorunlara neden olacağının da altını çizdi.
Küresel ticaret talebinin muhtemel resesyon sebebiyle düşüş gösterecek olmasıyla birlikte deniz yoluyla nakliye maliyetlerinin artmaya devam edeceğini vurgulayan Emir Adıgüzel, bu artışların ana nedenlerinin; piyasaya son derece sınırlı yeni inşa gemi arzı olmasını ve deniz taşımacılığı piyasasında hala makul seviyelerde olan talebi gösterdi.
Emir Adıgüzel: "Belirli rotalarda rekabet artabilir, ancak ihracatçılar gemi armatörleri kadar mutlu olamayacaklar gibi gözüküyor”
Çok uluslu büyük firmaların, çimento üretiminden çıkarken, gelişmekte olan ülkelerin çimento pazarlarının çimento sektörüne öncülük etmeye devam edeceğini söyleyen Adıgüzel, Çin haricindeki bu pazarların uzun vadeli yüksek çimento talebine öncülük etmeye devam edeceklerini ve bu ülkelerdeki şirketlerin pozitif büyüme ortamından yararlanmada başarılı olacaklarını belirtti. Çimentonun bir ülkede kalkınma için olmazsa olmaz olduğunu, dünyanın her yerinde kalkınmanın en önemli stratejik unsuru olduğunu söyledi.
Türkiye, Hindistan ve Afrika’daki üreticilerin yatırımlarına hızla devam ederken, batı ülkelerinde bazı çok uluslu çimento şirketlerinin adeta çimentocu olmaktan utanmakta ve çimento üretiminden çıkmakta olduklarını dile getiren Adugüzel, "Görülen o ki, bu çok uluslu çimento şirketleri, gelişmekte olan pazarlardaki çimento varlıklarını elden çıkarmaya devam edecek ve bu durum, büyüyen pazarlardaki portföylerini genişletmek için gelişmekte olan pazar oyuncuları için benzersiz bir fırsat yaratacaktır. Türkiye’nin Oyak grubunun Portekizli Cimpor’u satın alması gibi.” dedi.
Türkiye iç pazarına da değinen Emir Adıgüzel, Türkiye'nin fiyat artışlarına rağmen hala dünyada en ucuz çimento fiyatlarının olduğu ülke olduğunu ve bu konumunu uzun yıllardır korumakta olduğunu dile getirerek konuşmasını sonlandırdı.