Ülkemizde son yıllarda yaşanan büyük depremler, yapıların depreme dayanıklılığı ve deprem güvenliği konusundaki tartışmaları da beraberinde getiriyor. Toplam inşaat maliyetinin yüzde 1'ine denk gelen hem binanın ömrünü uzatan hem de enerji tasarrufu sağlayan su yalıtım malzemelerinin kalitesi ve doğru uygulanması çok daha önemli bir noktaya geldi. Yalıtım malzemeleri seçilirken, bina tipi ve yerel deprem riskine uygun çözümler üretmek gerekiyor. Ayrıca bu uygulamaların profesyonelce yapılması ve düzenli olarak kontrol edilmesi de büyük önem taşıyor.

Ön Üretimli Çerçeve (Çapraz) Elemanları: "Burkulması Önlenmiş Çaprazlar" Ön Üretimli Çerçeve (Çapraz) Elemanları: "Burkulması Önlenmiş Çaprazlar"

Su yalıtımı, bir binanın deprem sırasında maruz kalabileceği sarsıntılara karşı direncini artırır ve binanın dayanıklılığını sağlar. Doğru bir su yalıtım sistemi, binanın bütünlüğünü koruyarak içinde bulunan insanların can güvenliğini de sağlar. Deprem anında olası hasarları minimize etmek ve can kayıplarını önlemek için su yalıtımı oldukça gerekli bir uygulamadır.

“SU YALITIMI, DEPREM ANI VE SONRASINDA BİNA SAĞLAMLIĞI ÜZERİNDE ETKİLİ"

ODE Yalıtım Yönetim Kurulu Üyesi Ozan Turan, “Türkiye, deprem riski yüksek bir ülke konumunda bulunuyor. Geçmişte yaşadığımız depremlerin ardından, binalarımızın yapısal dayanıklılığı ve deprem güvenliği konularında önemli dersler çıkarmış durumdayız. Yapısal sistemlerin sağlamlığı ve beton dayanımının yanı sıra su yalıtımı gibi detaylar da deprem anı ve sonrasında bina sağlamlığı üzerinde etkili olabiliyor. Su yalıtımının yetersiz veya standartlara uygun olmayan şekilde yapılmış olması durumunda, binanın demir donatılarının taşıma kapasitesi 10 yıl içerisinde yüzde 66 oranında azalıyor olması, bizim gibi deprem coğrafyası üzerinde yaşayan bir toplum için büyük bir risk teşkil ediyor.  Özellikle deniz kenarlarında bu azalma oranı daha da artıyor ve yapıların dayanıklılığı ciddi şekilde tehlikeye giriyor. Ayrıca, kolonlarda demir eksikliği sadece yapısal hasara değil, aynı zamanda insan hayatına da mâl oluyor. Bu nedenle, su yalıtımının önemi ve etkin bir şekilde uygulanmasının gerekliliği konusunda toplumda farkındalık oluşturulması büyük bir önem taşıyor.” dedi.

“SU YALITIMI VE DEPREM GÜVENLİĞİ KONULARINDAKİ BİLİNÇ DÜZEYİ DÜŞÜK"

Turan, 2023 yılında gerçekleştirdikleri “Su Yalıtımı ve Binaların Deprem Güvenliği Algı Araştırması”nın sonuçlarını paylaşarak, toplumun su yalıtımı ve deprem güvenliği arasındaki ilişki ile ilgili bilinç düzeyinin düşük olduğunu vurguladı. Turan, “Araştırmamıza göre, katılımcıların sadece yüzde 2,2'si binanın depreme karşı dayanıklılığında su yalıtımının önemini fark ederken, yüzde 45'i oturdukları binada su yalıtımının varlığını bile bilmiyor. Bu yanlış algının düzeltilmesi gerektiğini düşünüyoruz. 2023 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. A. Nil Türkeri'nin rehberliğinde, Y. Mimar Canan Baş ve Y. Mimar Sühan Artuğ ile başlattığımız akademik çalışmalar ve 2024 yılında sektörle paylaştığımız ‘Binalarda Su Yalıtımı' adlı referans kitabımızla, bu konuda toplumu bilinçlendirmeyi amaçlıyoruz.” diyerek konuşmasını tamamladı.

Editör: Haber Merkezi