Küresel ısınmanın etkileri hızla artarken, dünyanın dört bir yanında şirketler, enerjiyi verimli kullanan sistemlere yönelerek, enerji etkinliklerini optimize etmeyi ve karbon ayak izini düşürmeyi hedefliyor. Enerji tüketiminde önemli bir paya sahip olan iklimlendirme sistemleri de bu sistemlerin başında geliyor. Çünkü Türkiye’de ki endüstriyel tesislerde sarf edilen toplam enerjinin yüzde 60’a yakını verimsiz ısıtma ve soğutma sistemleri tarafından tüketiliyor. Bu nedenle işletmelerde ve endüstriyel tesislerdeki eski ve verimsiz ısıtma sistemleri, enerji kaynaklarını ve ekolojik hayatı tehdit ediyor.
"Sürdürülebilirlik, gelecekteki kalkınma ve koruma planlarının merkezinde yer alıyor; çünkü insan sağlığı ve refahı; gezegenimizin sağlığına ve sürdürülebilirlik uygulamaların benimsenmesine bağlı" diyen Çukurova Isı Pazarlama Müdürü Osman Ünlü, 5 Haziran Dünya Çevre Günü kapsamında yaptığı açıklamada, çevreci ısıtma sistemlerinin iklim kriziyle mücadeledeki rolü hakkında önemli açıklamalarda bulundu:
“SANAYİDE TÜKETİLEN ENERJİNİN YÜZDE 60’INI VERİMSİZ ISITMA VE SOĞUTMA SİSTEMLERİ KULLANILIYOR”
"Gelecek nesillere daha iyi bir dünya bırakmak için AR-GE faaliyetlerimizde ürünlerimizin kalitesi kadar çevre duyarlılığını da önemsiyoruz. Geliştirmiş olduğumuz radyant ısıtma sistemleri ile yüksek düzeyde enerji verimliliği sağlayarak, çözüm ortağı olduğumuz projelerin karbon ayak izini küçültmeyi hedefliyoruz. Ancak bu çevreci ve verimli teknolojilerin kullanılması noktasında sanayicilere önemli görevler düşüyor. Çünkü sanayide kullanılan eski ve verimsiz ısıtma sistemleri, küresel ısınmada önemli rol oynuyor. Biliyoruz ki dünyada tüketilen enerjinin yüzde 30’u sanayide tüketiliyor ve sanayide tüketilen enerjinin yüzde 60’ı verimsiz ısıtma ve soğutma sistemleri tarafından kullanılıyor.
“RENOVASYONLA YÜZDE 65 ENERJİ TASARRUFU SAĞLANABİLİYOR”
Sanayide kullanılan verimsiz sistemlerin, renovasyon kapsamına alınması ve geleneksel sistemler yerine radyant ısıtma sistemleri tercih edilmesi durumunda ısıtma giderlerinden yüzde 65’lere varan oranda enerji tasarrufu sağlanabiliyor. Böylece fazla enerji tüketimine bağlı olarak oluşabilecek CO2 emisyonunun, küresel bir sorun haline gelen iklim krizi üzerindeki etkilerini azaltmak mümkün hale gelebiliyor” şekinde konuştu.
RADYANT ISITMA İLE; İLK YATIRIMDA, KURULUMDA VE İŞLETMEDE AVANTAJ
Osman Ünlü, konuşmasında endüstrilerde kullanılan radyant ısıtma sistemlerinin, klasik ısıtma sistemlerinden çok daha avantajlı olduğuna da vurgu yaptı:
“Endüstriyel tesislerde kullanılan radyant ısıtma sistemleri; ilk yatırımda, kurulumda ve işletmede, klasik ısıtma sistemlerden çok daha avantajlıdır. Çünkü, radyant ısıtma sistemleri, klasik sistemlerde olduğu gibi boru, kanal gibi transfer elemanlarına ihtiyaç duymaz. Bu sayede ilk yatırım maliyeti, klasik sistemlere göre ortalama yüzde 25 – 30 daha düşüktür. Ayrıca işletme giderleri açısında da oldukça avantajlıdır. Radyant ısıtma sistemleri ile transfer elemanlarından kaynaklı ısı kaybı yaşanmaz. Radyant ısıtıcı, klasik sistemlerde olduğu gibi havayı ısıtmayı hedeflemez, mekan içerisinde belirlenen bölgeleri ısıtır. Bu nedenle uygulama yapılacak tesisin yüksekliği, izolasyon durumu gibi etkenlere göre değişmekle birlikte enerji giderleri de klasik sistemlerden yüzde 30-65 daha düşüktür. Ancak endüstriyel tesislerde radyant ısıtma sistemleri ile yüksek enerji verimliliği sağlayabilmek için de doğru projelendirme yani sistemin doğru kapasitelerde seçilmesi ve fabrikanın yerleşim planına göre doğru projelendirilip, uygulanması gerekir.
ÜCRETSİZ KEŞİF VE PROJELENDİRME HİZMETİ
Çukurova Isı olarak, renovasyon projelerine sunduğumuz ücretsiz keşif ve projelendirme hizmetiyle de endüstriyel tesislerde verimli ısıtma sistemi kullanımını teşvik ederek, sürdürülebilir yaşamı destekliyoruz” diyerek sözlerini tamamladı.