İnşaat ve Malzeme

"Sahada Uygulanabilir Projeleri ve Sıkı Denetimleri Teşvik Eden Yönetmeliklere İhtiyaç Var"

Tekin Mimarlık ve Mühendislik İnşaat Yüksek Mühendisi Sadi Özsaraç, 18-21 Aralık tarihlerinde 2.'si gerçekleşecek olan "Depreme Dayanıklı Binalar Zirvesi ve Fuarı" ile alakalı görüşlerini paylaştı. Özsaraç, "6 Şubat depremi, denetimsizlik, uygunsuz tasarım ve standartların bazı koşullarda yetersizliğini gözler önüne sermiştir. Bu nedenle, sahada uygulanabilir projeleri ve sıkı denetimleri teşvik eden yönetmeliklere ve politikalara ihtiyaç vardır." dedi.

Tekin Mimarlık ve Mühendislik İnşaat Yüksek Mühendisi Sadi Özsaraç, bu yıl 2.'si düzenlenecek olan "Depreme Dayanıklı Binalar Zirvesi ve Fuarı" ile alakalı görüşlerini ST İnşaat Yapı & Malzeme dergisi ile paylaştı. Zirve 18-21 Aralık tarihlerinde İstanbul Fuar Merkezi'nde (İFM) gerçekleşecek. Özsaraç, "Ülkemizdeki binaların büyük bir kısmı depreme dayanıksız yapılardır. Bu yapıların kısa sürede yıkılıp yeniden inşa edilmesi için yeterli zaman, finansman ve iş gücü bulunmamaktadır. Bu nedenle, öncelikle yetkin kişilerce yapılacak risk değerlendirmesi ve yapıların hasar durumunun gerçekçi biçimde belirlenmesi önem taşımaktadır." açıklamasında bulundu.

FOTO: Tekin Mimarlık ve Mühendislik İnşaat Yüksek Mühendisi Sadi Özsaraç

Depreme Dayanıklı Binalar Zirvesi’nde öne çıkarmayı planladığınız ürün ve uygulamalardan bahsedebilir misiniz? Zirveden beklentileriniz neler?

 Eski eser ahşap ve yığma binalar ile betonarme ve çelik binalar gibi farklı taşıyıcı sisteme sahip yapılarda güçlendirme konusundaki bilgi ve tecrübemizle her yapıyı bütünsel bir yaklaşımla ele alıyoruz. Yenilikçi ve sahada uygulanabilir optimum güçlendirme çözümleri üretiyoruz. Bu çözümleri modern teknolojiyle verimli bir şekilde uyguluyoruz. Bu yaklaşımımızın bizi öne çıkaracağına inanıyoruz.

Zirveden beklentimiz; teknolojik yenilikleri paylaşmak, profesyonel iş birliği fırsatlarını değerlendirmek ve bu iş birlikleri ile yeni projeler geliştirerek hem halkta deprem farkındalığını artırmak hem de sektördeki karar vericilerle buluşarak nitelikli güçlendirme projelerinin yaygınlaşmasına katkı sağlamaktır.

Riskli yapıların dönüştürülmesi, uygun olanların güçlendirilmesi ve yeni yapılacak olan binaların depreme dayanıklı olarak inşa edilmesi sürecini hızlandırarak olası büyük bir depreme hazırlıklı olunması için sizce hangi hususlara öncelik verilmeli?

Ülkemizdeki binaların büyük bir kısmı depreme dayanıksız yapılardır. Bu yapıların kısa sürede yıkılıp yeniden inşa edilmesi için yeterli zaman, finansman ve iş gücü bulunmamaktadır. Bu nedenle, öncelikle yetkin kişilerce yapılacak risk değerlendirmesi ve yapıların hasar durumunun gerçekçi biçimde belirlenmesi önem taşımaktadır. Güçlendirme, uygun koşullarda en verimli çözüm olacaktır. Halkımızın güçlendirme konusunda farkındalığını artırarak, riskli yapılar için performans analizi ve deprem simülasyonları gibi modern mühendislik yöntemlerini kullanarak optimum çözümler sunan firmalarla iletişime geçmelerini sağlamalıyız. Ayrıca, yerel yönetimler ve devletin güçlendirme ve dönüştürme projelerini teşvik edecek politikalar geliştirmesi bu sürecin hızlandırılmasına yardımcı olacaktır.

6 Şubat depremi, denetimsizlik, uygunsuz tasarım ve standartların bazı koşullarda yetersizliğini gözler önüne sermiştir. Bu nedenle, sahada uygulanabilir projeleri ve sıkı denetimleri teşvik eden yönetmeliklere ve politikalara ihtiyaç vardır.

Yıl sonu hedefleriniz ve 2025 yılı için büyüme stratejileriniz nelerdir?

 Yıl sonuna kadar, eski eser ve modern yapıların güçlendirilmesinde dayanımı, sürdürülebilirliği ve maliyeti gözeten optimum çözümler üretmeye ve bunları uygun şekilde hayata geçirmeye devam edeceğiz.

2025 yılında ise, beklenen yönetmelik güncellemeleri ve gelişen teknolojilere uyum sağlayarak, kaliteden ödün vermeden daha kısa sürede, daha sürdürülebilir ve maliyet etkin çözümler sunmayı; yeni iş birlikleri kurarak daha fazla insana ve binaya ulaşmayı hedefliyoruz.