50 yıllık sektörel tecrübesi ve birikimi ile endüstriyel cam işleme ve düz cam ticareti alanlarında faaliyet gösteren Yorglass, ürünlerini; Yorglass Ticaret, Yorglass Satina, Yorglass Ticari Soğutucu ve Yorglass Beyaz Eşya iş üniteleri altında Türkiye’nin beş farklı şehrinde yer alan yedi tesisinde üretiyor, geniş ürün yelpazesiyle ulusal ve uluslararası müşterilerine hizmet veriyor. Yorglass Ticaret ile aralarında düz cam, renkli reflekte, kaplamalı, ayna, lamine ve buzlu camın da yer aldığı zengin bir ürün yelpazesine sahip olan şirket, Yorglass Ticari Soğutucu çatısı altında ise yüksek performanslı teknolojik camların ve sistemlerin merkezinde yer alıyor. Bir diğer tesisi Yorglass Satina, Türkiye’nin ilk dekoratif cam üretim tesisi olarak kuruldu. Yorglass Beyaz Eşya ile fırın pano, ön kapak ve iç camları, bek tablası, çamaşır makinası ön kapak camları ve buzdolabı raf camı üretimi yapıyor.
ANLIK OLARAK YÖNETİLEBİLECEK
"SAP EWM modülünün devreye alınması için kavramsal çalışmalara başladık. Mevcut WMS sistemi ile EWM’i entegre ettiğimizde depoya giren envanterin, barkod okuyucu el terminalleri aracılığı ile sevk aşamasına kadar takibinin doğruluk yüzdesi artırılacak. Böylece depomuzda olan ürünlerin anlık durumlarını sistemlerimiz aracılığı ile görebilecek ve yönetebileceğiz." diyen Yorglass Tedarik Zinciri Direktörü Uğur Bozkurt depolama yatırımları hakkında konuştu.
Yakın dönemde depolarında imza attıkları yatırımlar hakkında bilgi veren Bozkurt, "Depolarımızda FIFO, FEFO, LIFO gibi stok yönetim çeşitlerinin müşterilerimizin taleplerine göre ayrı ayrı uygulanabilmesi için 2022 yılında raf yatırım projemizi hayata geçirdik. Bolu ve Çerkezköy fabrikamızda kullanıma başlanmış olan projemiz, Manisa fabrikamızda ise montaj aşamasında. Raf kullanımı için gerekli olan Reach Truck ve forklift yatırımları da yapılmış durumda, kiralık devam edilen sürece özmal araçlarımızla devam etmek için araçların teslimatını bekliyoruz. SAP EWM modülünün de devreye alınması konusunda kavramsal çalışmalar başlatıldı. Mevcut WMS sistemimiz ile EWM’i entegre ettiğimizde depoya giren envanter barkod okuyucu el terminalleri aracılığı ile sevk aşamasına kadar takibin doğruluk yüzdesi artırılacak bu şekilde depomuzda olan ürünlerimizin anlık durumlarını sistemlerimiz aracılığı ile görebiliyor ve yönetebiliyor hale geleceğiz. Sevk aşamasında uyguladığımız kontroller ile eksik, fazla ya da diğer insan kaynaklı hatalar yolu ile oluşan yanlış teslimatın önüne geçebiliyoruz. Bu sistemin bize sağladığı diğer bir fayda ise çok daha kısa sürede doğru sayımı gerçekleştirebilmek diyebiliriz. Aynı zamanda sayım kayıtları ile sistem kayıtlarını çok daha kısa sürelerde karşılaştırıp, sayım operasyonunda ciddi anlamda iyileşme sağlıyoruz." dedi.
"KATMA DEĞERLİ İŞLER İÇİN BİR FIRSAT"
Depo operasyonlarında ortadan kaldıramadıkları katma değersiz ve belli bir algoritma ile tekrarlanan işlerin otomatik olarak ERP/WMS sistemlerine yaptırılmasının öncelikli hedeflerinden biri olduğunu söyleyen Bozkurt, "Böylelikle en büyük değerimiz olan insan kaynağımıza kazandırdığımız zamanla, onların daha katma değerli işlere yönelmesine fırsat sunacağız." dedi. Lojistik uzmanlarının daha çok müşterilerinin taleplerine odaklanıp, sevkiyatlarını daha iyi ve optimum maliyetle yapmak için sisteme gerekli algoritmaları yaparken, depodaki düzen ve operasyonel konuların sistem tarafından çözüldüğü bilgisini paylaşan Bozkurt, "Depo yönetim sistemimiz sayesinde üretimden bitmiş ürünü alan bir forklift operatörü paleti depo içinde nereye yerleştirmesi gerektiğini daha paletin barkodunu okuttuğunda ekranında görüyor, böylece gereksiz taşıma sürelerini ve depo düzensizliğini engelliyor." dedi.
Depo yönetim yazılımlarının ve ERP entegrasyonunun üretim süreçlerine sağladığı katkılar hakkında da konuşan Bozkurt, "Kullandığımız yazılımlar, üretim süreçlerinin istediğimiz standartlarda sürdürülmesi için kritik bir rol oynuyor. Raf ve yönetim sistemlerimiz sayesinde eksiksiz, tam zamanında yapılan sevkiyatlar ve anlık stok doğruluğu öncelikle müşteri memnuniyeti sağlarken, üretimin gereksiz miktarlarda yapılmasının önüne geçiyor. Bir diğer avantajı ise atıl stok yönetimini daha kolay yönetmemizi sağlıyor olması." diyerek sözlerini tamamladı.