FOTO: Nil Tiritoğlu İnşaat Malzemeleri Yönetim Kurulu Başkanı / İç Mimar- YESU, Leed GA, Sürdürülebilirlik Uzmanı Nil Tiritoğlu
Nil Tiritoğlu İnşaat Malzemeleri Yönetim Kurulu Başkanı / İç Mimar- YESU, Leed GA, Sürdürülebilirlik Uzmanı, ST Endüstri Radyo’da yayınlanan "Sürdürülebilir Kentler ve Yapılar" programına konuk oldu. Programda sürdürülebilirlik kavramının boyutlarını, yeşil sertifikaların önemini ve inşaat sektörünün yeşil dönüşüme adaptasyon sürecini değerlendirdi.
Sürdürülebilirliği geniş bir kavram olarak ele alan Tiritoğlu, bu konunun çevresel, ekonomik, sosyal ve kültürel boyutlarıyla bir bütün olduğunu belirtti. Kaynakların sınırlı, tüketimin ise sınırsız olduğu mevcut sistemde sürdürülebilirlik anlayışının, bu dengesizliği eşitlemeye yönelik adımlarla şekillendiğini vurguladı. “Sanayi devriminden bu yana küresel sıcaklık 1,5 derece arttı. Bu süreçte karbon salınımlarımızı azaltarak ve kaynak yönetimine odaklanarak daha yaşanabilir kentler oluşturabiliriz” dedi.
Yeşil Sertifikalar Neden Önemli?
Tiritoğlu, yeşil binaların ve sertifikalı yapıların artmasının, sürdürülebilir kentleşme için büyük bir adım olduğunu belirterek “Konutlardan kaynaklanan karbon salınımı oldukça yüksek. Yeşil binalar, doğaya karşı daha barışçıl yapılar inşa etmemizi sağlıyor. Bu sertifikalar, inşaatın başlangıcından yıkımına kadar her aşamada doğaya en az zararı vermek için bir yol haritası sunuyor” diye konuştu.
Yeşil sertifikaların yalnızca enerji tüketimiyle ilgili olmadığını belirten Tiritoğlu, süreçte arazi seçimi, malzeme kullanımı ve atık yönetimi gibi birçok faktörün önemine dikkat çekti. “Bu yapılar su yönetimi, atık yönetimi gibi konularda disiplin sağlayarak doğa dostu bir şehirleşmeye zemin hazırlıyor” diye ekledi.
İnşaat Sektörü Yeşil Dönüşüme Hazır mı?
İnşaat sektörünün yeşil dönüşüme öncülük etmesi gerektiğini vurgulayan Tiritoğlu, sektörün büyük bir değişim içinde olduğunu ancak bu dönüşümün hızlanması gerektiğini söyledi. “İnşaat sektörü zor bir alan olabilir ama sürdürülebilirlik artık bir zorunluluk. Başlangıç maliyetleri yüksek gibi görünse de uzun vadede yeşil dönüşüm hem ekonomik hem de çevresel olarak daha avantajlıdır” dedi.
Sıfır Enerjili Binalar ve Yenilenebilir Enerji
Tiritoğlu, sıfır enerjili binaların yaygınlaşmasının enerji maliyetlerini düşürdüğüne ve sürdürülebilirliği desteklediğine dikkat çekti. “Faturalarımız arttıkça, yenilenebilir enerjiye yönelim de hızlanıyor. Güneş ve rüzgar enerjisi gibi kaynaklar daha fazla tercih edilmeye başlandı. Bu da sıfır enerjili binaların yaygınlaşmasını sağlıyor” dedi.
COP Sonrası Türkiye'nin Yeşil Dönüşüm Yol Haritası
Taraflar Konferansı (COP) sonrasında Türkiye’nin iklim değişikliğiyle mücadele konusunda daha somut adımlar attığını belirten Tiritoğlu, yeşil çimento ve karbon azaltımı gibi konularda ilerlemeler kaydedildiğini söyledi. “Ülke olarak motive olduk. Gerçekçi ve ulaşılabilir hedefler belirlemek, sürdürülebilirlik yolunda en önemli adımlardan biri” dedi.
Tiritoğlu, genç neslin de sürdürülebilirlik konusunda aktif rol oynadığını ve yeni teknolojilerin bu süreci desteklediğini belirtti. “Yeni atık yönetimi sistemleri, yazılım destekli çözümler ve depozito sistemleri gibi adımlarla büyük bir değişim sürecine girdik. Sürdürülebilirlik artık kaçınılmaz bir gerçek ve hepimizin bu konuda sorumluluk alması gerekiyor” ifadelerini kullandı.