ST Endüstri Radyo'da yayınlanan Sürdürülebilir Kentler ve Yapılar Programının konuğu, Melek Düvenci Architects Kurucusu Mimar Melek Düvenci oldu. Düvenci, “Sürdürülebilirlik artık lüks değil, bir zorunluluk” diyerek önemli açıklamalarda bulundu.
FOTO: Melek Düvenci Architects Kurucusu Mimar Melek Düvenci
Mimar Melek Düvenci, programın başında sürdürülebilirliğin mimarlık ve tasarım dünyasında neden giderek daha kritik bir konu haline geldiğini anlattı. Özellikle doğal kaynakların tükenmeye başlaması ve çevresel farkındalığın artmasıyla birlikte, sürdürülebilir malzeme kullanımı ve enerji verimli yapılar oluşturmanın yalnızca çevre dostu olmakla kalmayıp, uzun vadeli ekonomik faydalar da sağladığını vurguladı.
Yerel Malzemeler ve Doğal Kaynaklarla Güçlü Projeler
Düvenci, mimari projelerinde yerel malzemelerin kullanılmasına özellikle önem verdiklerini belirterek, bunun yalnızca karbon ayak izini azaltmadığını, aynı zamanda projeye ruh katan bir estetik bütünlük sağladığını ifade etti. Mısır çöllerinde gerçekleştirdikleri projelerden örnekler veren Melek Düvenci, “O bölgeden çıkan taşlar, yerel sanatçılarla yaptığımız heykelsi dokunuşlar ve susuz peyzaj tasarımlarıyla hem sürdürülebilir hem de özgün mekanlar yaratıyoruz” dedi.
“Her Proje Bir Hikâye Anlatmalı”
Düvenci’ye göre iyi bir tasarım sadece estetik değil, aynı zamanda işlevsel, sürdürülebilir ve kullanıcı odaklı olmalı. Tasarımlarında her zaman bir hikâye oluşturduklarını dile getiren mimar, “Projelerimizi sadece bizim imzamızla değil, o mekanı kullanacak kişilerin ruhuyla birlikte şekillendiriyoruz. Her projeye, içinde çalışacak veya yaşayacak insanların gözünden bakmayı önemsiyoruz” dedi.
Sanat ile Sürdürülebilirliğin Birleştiği Projeler
Programda, mimarlık ile sanatı buluşturduğu projelerden de söz eden Melek Düvenci, geri dönüştürülmüş malzemelerle hazırlanan dev heykeller ve sanat objeleriyle projelere sanatsal bir katman eklediklerini belirtti. Bir gece kulübünde yer verdiği 6,5 metre yüksekliğindeki kadın figürlü heykel projesi, geri dönüştürülmüş ahşap, metal ve kumaş malzemelerle hazırlanmış ve yapının simgesi haline gelmiş.
Enerji Verimliliği ve Doğal İklimlendirme Ön Planda
Özellikle yazlık bölgelerde projelendirdikleri restoran ve beach club gibi yapılarda klima kullanımını en aza indirgemeye çalıştıklarını belirten Melek Düvenci, gölgeleme sistemleri, doğal havalandırma kurguları ve rüzgarın yönlendirilmesi gibi çözümlerle enerji tasarrufu sağladıklarını vurguladı. Ayrıca su tasarrufuna dikkat ederek susuz peyzaj sistemlerini yaygınlaştırdıklarını da ifade etti.
Teknoloji ve Yapay Zekâ Tasarım Süreçlerine Entegre Ediliyor
25 yılı aşkın mimarlık tecrübesine sahip olan Melek Düvenci, teknolojiyle olan ilişkilerinin yalnızca çizim ve sunum programlarıyla sınırlı kalmadığını, artık yapay zeka destekli araçlarla tasarım alternatifleri geliştirdiklerini paylaştı. Tasarım tarifinin ve doğru yönlendirmenin önemine değinerek, “Yakın gelecekte yapay zekayı doğru şekilde yöneten yeni meslek grupları oluşacak. Biz de bu süreci ofisimizde yakından takip ediyoruz” dedi.
“Sürdürülebilirlik Sadece Doğa için Değil, Ekonomi ve Estetik için de Gerekli”
Sözlerinin sonunda sürdürülebilirliğin yalnızca doğa için değil, aynı zamanda işletmelerin bütçesi ve kullanıcı deneyimi açısından da büyük avantajlar sağladığını dile getiren Melek Düvenci, “Yerel malzemelerle çalışmak hem ekonomik hem estetik olarak projeye değer katıyor. Sürdürülebilirlik artık bir tasarım tercihi değil; zorunluluk haline geldi” diyerek konuşmasını tamamladı.
Endüstri Radyo’da yayınlanan “Sürdürülebilir Kentler ve Yapılar” programı, Melek Düvenci’nin deneyimleriyle sürdürülebilir tasarım dünyasına ışık tuttu. Mimarlıkta çevresel, ekonomik ve estetik bütünlüğün sağlanabileceğini gösteren bu ilham verici sohbet, dinleyiciler tarafından büyük ilgiyle takip edildi.
Melek Düvenci Architects hakkında daha fazla bilgi için; https://www.melekduvenci.com.tr/
