Makina

MAKİNA İHRACATI İLK 4 AYDA 8,3 MİLYAR DOLAR OLDU

Türkiye'nin makina ihracatı 2022'nin ilk dört ayı sonunda, 2021'in benzer dönemine kıyasla yüzde 11,7 artarak 8,3 milyar dolar oldu.

Almanya'ya yapılan makina dış satımının 1 milyar doları geçtiği bu dönemde, AB ülkeleri içinde en fazla ihracat artışı yüzde 17 ile İtalya'ya gerçekleşti. ABD'ye miktar bazında ihracat geçtiğimiz seneyle benzer seviyede olmasına karşın, bu ülkeden yüzde 12,6 daha fazla gelir elde edildi. Savaşın sürdüğü Ukrayna'ya makina ihracatı 67,7 milyon dolarda kalırken, yüzde 17,5 artışın yaşandığı Rusya'ya yapılan dış satım ise 250 milyon dolara yaklaştı.

"STRATEJİK ORTAKLIK, TÜRKİYE EKONOMİSİNE OLUMLU YANSIR"

Almanya'ya yapılan makina ihracatının sene sonunda 3 milyar doları aşacağını öngördüklerini kaydeden Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) Başkanı Kutlu Karavelioğlu, “Küresel makina ticaretinde rekabetin temel koşulları Almanya'da belirlenir ve Alman imalatçılara makina satabilen ülkelerin teknolojide ileri bir seviyede olduğu kabul edilir. Bu ülke ile ileri seviye iş birliklerinin zeminini hazırladık. Çekirdeğinde makina sanayisinin olacağı bir stratejik ortaklıktan Türkiye ekonomisi çok olumlu etkilenir” diye konuştu. 

"SATINALMACILAR İÇİN YENİ TEDARİK MERKEZİ TÜRKİYE"

Karavelioğlu, Almanya'da yaklaşık 10 bin üyesi bulunan Almanya Satınalmacılar Birliği’nin (BME) yaptığı son araştırmada Türkiye'ye biçilen rol hakkında şöyle konuştu:

“Rusya’nın doğalgaz satışını durdurma ihtimali bile, AB genelindeki telaşı ve enflasyonu kamçıladı. Küresel tedarik anlayışı, süratle bölgesel tedarik anlayışına doğru evriliyor ve bu duruma yönelik tedbir ve girişimlerin büyüklüğü bu paradigma değişikliğinin kalıcı olacağına işaret ediyor. Türkiye mevcut pozisyonunu koruyabildikçe bütün gelişmeler lehimize olacaktır çünkü ABD sanayisi için Meksika ne kadar önemli olduysa, AB sanayisi için de Türkiye aynı önemi taşımıştır. Avrupa’nın, küresel rekabette güçlü kalabilmek için Türkiye’nin üretim altyapısından yararlanmaya ihtiyacı her geçen gün artacaktır.”
 
Üyeleri yılda 1,3 trilyon avro büyüklüğünde satınalma işlemi yapan BME'nin son anketinin Alman firmalarının tedarik radarını öncelikle Türkiye’ye yönelttiklerini gösterdiğine dikkati çeken Karavelioğlu, “Ankete katılan Alman işletmelerin yüzde 75’i olası bir doğalgaz ambargosu gündeme geldiğinde kendilerinde ve iç tedarikçilerinde üretimin tamamen duracağına inanıyor. Satınalmacılar işlerini garanti altına alabilmek için AB ülkeleri dışında, en önemli tedarik merkezi olarak Türkiye’yi görüyorlar. Almanya Makine Federasyonu VDMA’nın araştırmasına göre ise yaptırımlar nedeniyle karşılıklı ticaretin durması üyelerinin yüzde 77’si üzerinde derin etkilere sebep olmuş durumda; bize yönelişin bir sebebi de budur.” dedi. 

"ALMANYA İLE TEKNOLOJİ GELİŞTİRME VE İHRACAT POTANSİYELİ YÜKSEK"

Bölgesel tedarik anlayışıyla iki ülke arasında artan ticari potansiyelin yanında, İkiz Dönüşüm'ün AB’nin ve Türkiye’nin ihtiyaçlarına uygun şekilde tamamlanabilmesi adına da önemli bir fırsat olduğuna vurgu yapan MAİB Başkanı Kutlu Karavelioğlu, şöyle devam etti:

“En büyük ticaret ortağımız Almanya'dan her ay 250 milyon dolarlık makina siparişi geliyor. Türkiye'ye yönelik ilgi, işletmelerimize son iki aydır başta Almanya olmak üzere AB genelindeki firmalardan gelen ziyaretler ve siparişlerle daha da artıyor. Fakat biz Almanya'nın, teknoloji geliştirme ve ortak ihracat yapma konularında mevcut durumdan çok daha fazla bir potansiyel taşıdığını biliyoruz. Avrupa müşteri portföyümüzü hızla zenginleştirecek, artan talep çeşitliliği sayesinde yeni teknikler kullanarak ürün portföyümüzü de zenginleştireceğiz.”

Önümüzdeki günlerden itibaren yurt dışındaki etkinlik ve fuarlarda daha fazla görünürlük sağlayarak potansiyel müşterileriyle daha yakın temaslar kuracaklarını ve yaklaşık 4 yıldır partner olarak çalıştıkları BME ile ortak satınalma etkinlikleri düzenleyecekleri bilgisini veren Karavelioğlu, "AB yeşil mutabakatına uyum hedefiyle yeşil, sürdürülebilir ve döngüsel bir ekonomik yapıya dönüşüm sağlanması, dış ticaretimizden aslan payını bu bölgeye ayıran Türkiye için bir öncelik olmalı. İşletmelerimiz bu dönüşümü tamamlarken yeni müşteriler de kazanmalı. Yeni gelen siparişleri karşılamak üzere gereken hammadde temini için dövize ihtiyacımız giderek artacak. Artan maliyetlerin rekabet gücümüzde zaafa yol açmaması  için de finansmana kolay ve ucuz erişmemizi sağlayacak yeni açılımlar gerekecek. Bu kritik süreçte kamunun açık desteğini alacağımızdan şüphemiz yok." ifadelerini kullandı.

"MAKİNA ÜRETİMİ ARTIYOR, İTHALATI HIZ KESİYOR"

Zincirlerin işleyişi, üretimin coğrafya değişikliği ve dış ticaretteki kaymaları daha doğru değerlendirebilmek için sadece Türkiye’nin değil ana pazarların makine ithalatını da yakından takip ettiklerini belirten Karavelioğlu, sözlerini şu şekilde noktaladı:

“Makina ihracatımızın yüzde 9,3 arttığı ilk çeyrekte, ithalatımızdaki artış yüzde 2,8’de kaldı. Son 12 ayda ihracatımız yüzde 22 artıp 23,4 milyar dolara yükselirken, ithalatımız da yüzde 14,5 artarak 34,5 milyar dolara ulaştı. Üretimimiz ve yatırımlarımız rakip ülkelerin fevkinde artıyor. AB makina sanayiinin yüzde 12 üretim artışı sağladığı 2021’de bizim artışımız yüzde 32 oldu. Bu gidişi koruyabilirsek, makine dış ticaretinden verdiğimiz açığı yeniden 10 milyar doların altına çekebileceğiz ve fazla yaratmak hedefimize daha hızlı adımlarla ilerleyeceğiz. İthalatın fevkalade agresif biçimde ölçeklerimizi tehdit ettiği bir dönemi arkamızda bırakabilmiş olduğumuzu ve ülke sanayisinin belirsizliğin arttığı zamanlarda bize gösterdiği ilginin kalıcı hale geleceğini ümit ediyoruz.”