FOTO: Mega Yalıtım Çözümleri Genel Müdürü Selçuk Vanlı
Her büyük depremin ardından akıllarda kalan görüntüler yıkılmış yapılar ve yaşanan can kayıpları olurken, bu yıkımların ardındaki teknik sebepler çoğu zaman göz ardı edilebiliyor. ST İnşaat Yapı & Malzeme dergisi için değerlendirmelerde bulunan Mega Yalıtım Çözümleri Genel Müdürü Selçuk Vanlı, depremle yıkılan binalarda korozyonun önemli bir rol oynadığını vurguladı.
“Depremin Yol Açtığı Yıkımların Başlıca Sebeplerinden Biri Korozyondur.”
Vanlı, yapı güvenliğinde yönetmeliklere uygun malzeme kullanımının ve doğru mühendislik uygulamalarının hayati önem taşıdığını belirtti. Özellikle betonarme yapıların suya karşı hassasiyetine dikkat çeken Vanlı, “Yağmur, kar, yeraltı suları ve ıslak hacimlerdeki kaçaklar nedeniyle yapılar sürekli olarak suya maruz kalıyor. Bu da korozyon riskini artırıyor ve taşıyıcı sistemlerin zayıflamasına yol açıyor.” dedi.
Yalıtım, Güçlendirmenin Ayrılmaz Parçası
Mevcut yapıların depreme karşı güçlendirilmesinde sadece yapısal takviyelerin değil, yalıtım önlemlerinin de uygulanması gerektiğini söyleyen Vanlı, şöyle devam etti:
“Demir ve beton gibi taşıyıcı sistemlerin suyla temasını kesmek, yapının dayanıklılığını artırır ve ömrünü uzatır. Su ve ısı yalıtımı, deprem güvenliğinin ayrılmaz parçaları arasında yer almalı.”
Deprem Dayanımı İçin Ne Gerekiyor?
Depreme dayanıklı bir yapının projelendirilmesinde mühendislik ve mimari standartlara eksiksiz uyulması gerektiğini ifade eden Vanlı, yüksek kaliteli beton, demir ve yalıtım malzemeleri kullanımına, sismik izolatörlerle desteklenen esnek sistemlerin tasarlanmasına dikkat çekti.
Sonuç olarak Selçuk Vanlı, depreme dirençli şehirler için sadece yeni yapıların değil, mevcut yapı stokunun da güçlendirilmesi gerektiğini vurgularken, yalıtım çözümlerinin bu sürecin ayrılmaz bir parçası olduğunu belirtti.