İnşaat ve Malzeme

KENTSEL DÖNÜŞÜM YEŞİL BİNALARIN ARTMASI İÇİN BÜYÜK FIRSAT

Turner Türkiye Direktörü Mehmet Sami Kılıç, "Kentsel dönüşümle yeni projeler çevre dostu bir şekilde geliştirilebilir ve hizmete açılabilir. Düşen enerji kullanımının devlet ekonomisine sağlayacağı katkı da aşikar" dedi.

Sürdürdüğü çalışmalarla Türkiye'nin sürdürülebilir kentsel dönüşüm, enerji verimliliği ve yeşil bina konularında bilinçlendirilmesine önemli katkılarda bulunan Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği (ÇEDBİK) Yönetim Kurulu Başkanı ve sürdürebilirlik mükemmelliğinde çıtayı belirleyen Turner'ın Türkiye Direktörü Mehmet Sami Kılıç ile yeşil bina sertifikalı projeler, sürdürebilirlik ve enerji verimlilği üzerine konuştuk.

"YeS-TR İLE YEŞİL BİNA SAYISININ ARTMASINI BEKLİYORUZ"

Tüketici, inşaat şirketleri, mimarlık ofisleri, gayrimenkul geliştirici şirketler nezdinde Türkiye’de yeşil bina sertifikalı projelere olan talep ve ilgi ne durumda?
Şu an Türkiye’de 498’i LEED, 70’i BREEAM, ve 23’ü B.E.S.T olmak üzere toplamda 591 sertifikalı proje mevcut. Ayrıca Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın geliştirdiği yerli Ulusal Yeşil Sertifika Sistemi YeS-TR ile bu sayıların artmasını bekliyoruz. Ulusal sertifika, YeS-TR ile sertifika geçerliliğinden şüphe edilmesinin önüne geçip, aynı zamanda bu sertifikalar için yurt dışına ödenen yüksek meblağların da azaltılması amaçlanıyor. 
Paris İklim Anlaşması üzerine, 54 ülkede İklim Hedefi Hızlandırma Programı başladı.Türkiye’nin de katıldığı bu programda yalnızca 28 Türk şirketi katılım gösterdi ve bu şirketler arasında herhangi bir inşaat şirketi yer almıyor. Sayılara bakıldığında Türkiye’deki talep ve ilginin yetersizliğini görebiliyoruz. Turner Türkiye olarak, işverenlerimizi ve yüklenicileri bu konuda bilgilendirerek söz konusu programa inşaat sektöründeki şirketlerin de katılımını artırmayı hedefliyoruz.

Yapı sektörü genelinde son yıllarda gündemimize oturan çevre dostu binalar ve bu binaların sürdürülebilirlik açısından önemi nedir? Bir binanın sürdürülebilirliği için sahip olması gereken özellikler nelerdir?
Çevre dostu binalar, yapının arazi seçiminden öngörülen yaşam döngüsüne kadar olan tüm sürecinin değerlendirilmesi ile birlikte tasarımı, yapı malzemeleri, enerji verimliliği gibi konular göz önünde bulundurularak inşaa edilir. İnşaat sektörünün toplam sera gazı salınımının yüzde 30’unu oluşturduğunu düşünürsek, sektördeki somut adımların sürdürülebilirlik açısından önemini anlayabiliriz. Yapıların sürdürülebilirlik sertifikasyonları LEED, BREEAM, B.E.S.T ve YeS-TR ile sağlanabilir. Bu sertifikalar için yapılar proje yönetimi, arazi, su, enerji, malzeme ve kaynak kullanımı, sağlık ve yaşam, yenilikçilik gibi kategorilerde değerlendirilir ve puanına göre derecelendirilir.

"YeS-TR ULUSLARARASI GEÇERLİLİĞİ OLAN DİĞER SERTİFİKALARLA KAPSAM OLARAK YARIŞIR DÜZEYDE"

Binalar ve Yerleşmeler için Yeşil Sertifika YeS-TR’nin yeterliliği ve uluslararası sertifikalarla mukayesesi noktasında neler söylemek istersiniz?
30’dan fazla ülkenin yeşil binalar ve yerleşmeler ile ilgili en baştan veya mevcutların yeni versiyonlarını üreterek oluşturduğu kendi sistemleri var. Bu kadar çeşitli değerlendirme sistemine ihtiyaç duyulmasının sebebi ülkelerin inşaat yapma ve yaşama kültürlerine uygun bir sisteme daha kolay entegre olmasının beklenmesi. Şunu belirtmekte fayda var; Yes-TR uluslararası geçerliliği olan diğer sertifikalarla (LEED, BREAM vb.) kapsam olarak yarışır düzeyde. Zaten tüm yeşil bina sertifikalandırma sistemlerinde prensipte ele alınan konular benzer nitelikte. Ulusal olmasının, ülkemizde yaygınlaşması katma değer sağlaması açısından önemli bir avantajı olacaktır. Diğer uluslararası sertifikalar çok yaygın olduğundan maliyetleri de YES-TR’ye oranla bir hayli fazla. Yes-TR henüz yeni olduğu için uluslararası arenada tanınmaya başlaması ile birlikte önümüzdeki senelerde farklı ülkelerde de kullanılmasıyla giderek yaygınlaşacaktır.

"EKSTRA MALİYETİN DEVLET TEŞVİKLERİYLE MİNİMİZE EDİLMESİ GEREKİYOR"

Çevre dostu yapılaşmanın hızla yaygınlaşması için devlet ne gibi teşvik ve destek verebilir?
Yeşil binalara olan yatırım maliyeti artık standartlar arttığından dolayı yok denebilecek seviyede. Ama en üst düzey çevre dostu bina için yüzde 8-15 oranında bir fark oluşabilmekte. Dolayısıyla bu noktadaki ekstra maaliyetin devletin teşvikleriyle minimize edilmesi gerekiyor. Maaliyeti minimize etmek adına Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ulusal sertifikalandırma sistemi YeS-TR’yi hayata geçiriyor. Devlet vergi muafiyeti, harç muafiyeti ve benzeri yaklaşımlarla yatırımcıları yeşil bina satın almak konusunda teşvik edebilir. Ayrıca insan konforu ve sağlığı konularında yeşil binaların avantaja sahip olduğu konusunda halk bilgilendirilebilir.

Ülkemizde Enerji Kimlik Belgesi’nin satışta ve kiralamadaki rolü nedir? Bu uygulama yapı sektöründeki dinamikleri beklenen ölçüde etkiliyor mu?
2020 yılı itibarıyla yürürlüğe giren yapı satış ve kiralamalarında yapının enerji kimlik belgesi olmasını zorunlu kılan düzenleme sayesinde bu belgeye olan talep ve verilen önem arttı. Enerji Kimlik Belgesi mevcut yapıları A-G sınıfları arasında puanlıyor, yeni inşa edilen yapılarda ise binanın en düşük C sınıfında olması zorunlu tutulmuş. Dolayısıyla inşaat firmaları da projelerinde bu düzenlemeyi göz önünde bulundurarak tasarım, malzeme seçimleri, ve inşaat süreçlerini düzenliyorlar.

"DOĞRU TASARIM, YALITIM VE MALZEME KULLANIMI İLE BİNALARDAKİ ENERJİ TÜKETİMİNİ YÜZDE 50'YE DÜŞÜRMEK MÜMKÜN"

Kentsel Dönüşüm’ün çevre dostu yapılaşma ve çevre bilincinin ön planda tutulduğu kentleşmenin sağlanması konusunda bir fırsat olduğu söylenebilir mi? Bu fırsat nasıl değerlendirilmeli, ne gibi stratejiler izlenmeli? Kentsel dönüşüm yeşil binaların sayısını nasıl etkileyecek?
Kentsel dönüşüm yeşil binaların artması için çok büyük bir fırsat. Kentsel dönüşüm sayesinde çarpık yapılaşmaya maruz kalmış ve belirli standartlara uygun olmayan yapıların yeniden inşasıyla hem insan sağlığı hem de çevre için daha sürdürülebilir binalar yapılması planlanmaktadır. Ayrıca, günümüzde toplam enerji tüketiminin yaklaşık yüzde 30’u bina kullanımlarına harcanmakta. Bu oranı doğru tasarım, yalıtım ve malzeme kullanılan binalarda yüzde 50’ye kadar düşürmek mümkün. Kentsel dönüşümle yeni projeler çevre dostu bir şekilde geliştirilebilir ve hizmete açılabilir. Düşen enerji kullanımının devlet ekonomisine sağlayacağı katkı da aşikar. Devlet, kamu projelerine yeşil bina sertifikasyonlarını entegre ederek yüksek oranda bir tasarruf sağlayabilir.

Türkiye’de yatırımcı firmaların yeşil bina projelerine bakış açısı nasıl? Bu projeler satış ve kiralama esnasında yeteri kadar etkili olabiliyor mu? Nihai kullanıcı konunun öneminin yeterince farkında mı? Bu yönde bir talep artışı yaşanıyor mu?
Yeşil bina denildiğinde yatırımcıların aklına gelen ilk soru “Bana ne faydası var?” olabiliyor. Yeşil binalar için artan kullanıcı talebinin yatırımcıların da yönelimini artıracağı bekleniyor. Artık bu iş gönüllük esasından çıkıp hayatımıza bir şart olarak girmeye başladı. Yeşil binalar sayesinde enerji ve su tüketiminin azalmasının yanı sıra aynı zamanda hayatımızın büyük bir kısmını geçirdiğimiz yaşam alanlarımızın hava kalitesi de artacaktır. Dolayısıyla bilinçlenen tüketicilerin talepleri doğrultusunda gayrimenkul sektörünün de konuya yönelik ilgisinin artacağını düşünmekteyiz.

"TURNER TÜRKİYE OLARAK EN BÜYÜK YEŞİL BİNA PROJELERİNİ YÖNETMEKTEYİZ"

Ülkemizde yatırım yapan yabancı yatırımcıların yeşil binalar konusundaki yaklaşımı nasıl? Tercihlerini konvansiyonel binalardan yana mı yoksa özellikle yeşil bina yönünde mi yapıyorlar?
Avrupa ve Amerika’da çevre bilincinin ülkemize kıyasla daha yüksek olduğunu göz önünde bulundurursak yabancı yatırımcıların yeşil bina talebinin daha fazla olduğunu söylemek mümkün. Ek olarak, Türkiye’de ilk yeşil yapılar da yabancı yatırımcıların talebi doğrultusunda inşa edilmiştir.

Dünyada ‘Yeşil İnşaatçı’ olarak bilinen Turner, Türkiye’de bu anlamda neler yaptı?
Turner Türkiye, Proje Yönetim Hizmeti veren bir firma. Yüklenici pozisyonunda olduğu durumlarda sürdürülebilirlik konusunda aldığı kararlar ve uyguladığı projelerle kendini gösteriyor. Yeşil binalar, sürdürülebilir gelecek konusuna büyük önem vermekle birlikte aynı zamanda bu konu hakkındaki bilgi birikimini ve tecrübesini tüm dünyaya göstermiş oluyor. Biz de Turner Türkiye olarak en büyük yeşil bina projelerini şu anda yönetmekteyiz. Kendim de Türkiye’de bu konudaki ilk ve tek Sivil Toplum Kuruluşu olan Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği (ÇEDBİK) Yönetim Kurulu Başkanı olarak elimden geldiğince sektöre bu konuda katkı sağlamaya çalışıyorum. Ayrıca  bu bilgi birikimi ve tecrübe ışığında kendimizi sürekli geliştirerek işverenlerimize ve yüklenicilerimize sürdürülebilirlik kavramını tanıtmaya ve beraber sürdürülebilir çözümler üretmeye çalışıyoruz. Projeler ve binalar ölçeğinde bunu yaparken ekip arkadaşlarımızla kendi çalışma ortamlarımız içinde yeşil hedefler belirleyip ofis mekanlarımızı ve çalışma yerlerimizi bunlara göre şekillendiriyoruz. Turner Türkiye olarak tüm çalışanlarımız için eğitimler düzenliyoruz. Şu ana kadar çalışanlarımız içinde 12 adet LEED ve 2 adet Yeşil Sertifika Uzmanı (YESU) sertifikalarını almaya hak kazandılar. Önümüzdeki süreçte bu sayı artarak devam edecek.