İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği’nde (İDDMİB), yeni dönemde katma değerli ihracatı artırmak, yeni pazar hedefleri belirlemek, firmaların finansal sorunlarına çözüm arayışı, Ar-Ge konusunda üyelerin gelişimi, yeni teknolojilerden ve son gelişmelerden sektörün haberdar olması adına birlik çatısı altında yer alan sektörler bir araya geldi. Birlik tarafından; İskele Kalıp Sektörü, Endüstriyel İş Gereçleri, Armatür, Valf, Vana, Musluk ve Tesisat Ekipmanları sektör toplantıları gerçekleştirildi. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili ve İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Tecdelioğlu, "Yeni bir sinerjiyle ihracatımıza, ülkemize ve sektörümüze nasıl faydalı olabiliriz diye çalışma amaçlı bir araya geliyoruz. Burası hepinizin bir çatısı" ifadelerini kullandı.
İSKELE KALIPTA HEDEF ÜLKELER SUUDİ ARABİSTAN, İNGİLTERE VE İTALYA
Hafta başında, ilk olarak İskele Kalıp sektörünün bir araya geldiği toplantıda Suudi Arabistan, İngiltere ve İtalya hedef ülkeler olarak belirlendi. Toplantıda konuşan İDDMİB Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Tecdelioğlu, "İskele kalıp sektöründe Suudi Arabistan, İngiltere ve İtalya’yı hedef ülkeler olarak belirledik. İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) olarak İskele Kalıp sektöründe faaliyet gösteren firmalarımıza yeni ihraç pazarlarının kazandırılması ve sektör firmalarımızın bilinirliğinin artırılması amacıyla sektör temsilcilerimizle bir araya geldik. Katılım gösteren tüm firmalarımıza teşekkürlerimizi sunuyoruz" dedi.
"TEMEL AMAÇ ÜRETİM VE İHRACAT"
Daha fazla ülkeye, daha fazla miktarda ve daha fazla katma değerli ihracat için yapılan “Endüstriyel İş Gereçleri” toplantısında konuşan Tecdelioğlu, temel amacın üretim ve ihracat olduğunu belirtti.
Daha çok proje, daha çok organizasyon yapılması gerektiğinin altını çizen Çetin Tecdelioğlu, "Bundan sonra sizlerle daha çok bir araya gelerek bu sinerjiyi yukarıya doğru çekmeye çalışacağız. Zor bir dönemdeyiz. Pandemi sonrası Türkiye zor, sıkıntılı bir dönem geçiriyor. Paraya ulaşılması zor oluyor. İhracatın zorlaştığı, tedarik zincirinin kırıldığı, enerji fiyatlarının yükseldiği, hammadde fiyatlarının bir yükselip bir düştüğü ciddi sıkıntılar içindeyiz. Bu sıkıntıları aşmamın tek yolu bir araya gelip bunları paylaşmamız. Teşvik var, destek var, Eximbank var, fuarlar var. Bunları sonuna kadar firmalarınız, sektörünüz ve ihracatınız için kullanın. Yaptığınız toplantılarda sektöre faydalı olacak aldığınız her kararın arkasındayım" değerlendirmesinde bulundu.
"BÜYÜK ÖLÇEĞE ULAŞMAK İÇİN BİR ARAYA GELMEMİZ LAZIM"
Hammadde fiyatlarının hızlı yükselişi ve düşüşü, enerji fiyatlarındaki yükseliş, lojistik fiyatlarındaki değişimin sektörü olumlu ve olumsuz yönde etkilediğini söyleyen Tecdelioğlu, "Pandemi sürecinde ve sonrasında Türkiye ekonomisi 250 milyar dolar ihracatı hep birlikte yaptı ve 300 milyar dolara giden yolda hepimiz çok önemli sektörleriz. Özellikle siz Armatür sektörü katma değer olarak baktığımızda Türkiye ihracatının yaklaşık 6,5-7 katı katma değerli ihracat yapıyorsunuz. Türkiye ekonomisi için çok değerlisiniz. Sanayisi için çok kıymetlisiniz. Ama bugüne kadar adınız, markanız, isminiz, kümeniz derneğiniz sayesinde bilinir ve takip edilebilir hale geldiniz. Bu, bundan sonra sağladığınız istihdam, çıkardığınız ürünlerin katma değeri, tüketmiş olduğunuz enerji gibi tüm istatistikleri sizlerle paylaşıyor olacağız. Büyük ölçeğe ulaşmak için bir araya gelmemiz lazım" dedi.
"HEPİMİZ AYNI GEMİDEYİZ"
Toplantıda konuşan İDDMİB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Ev ve Mutfak Eşyaları Sanayicileri ve İhracatçıları Derneği (EVSİD) Yönetim Kurulu Başkanı Talha Özger, "Bizler bu kurumda sizlere daha fazla nasıl faydalı olacağımızı konuşacağız. Hep söylüyoruz hepimiz aynı gemideyiz. Hepimiz aynı sorunları yaşıyoruz. Aynı çözüm önerilerini bulursak sorunlarımıza çözüm buluruz. En yakın zamanda yaşanan parite sıkıntısı var. Bizim de ihracatımızın yüzde 55 oranını Avrupa Birliği ülkelerine. Bunlarla ilgili farklı çalışmalar yapıp, farklı pazarlara yönelmemiz lazım ki bu kaybımızı diğer taraftan kazanalım. Resesyon sıkıntısıyla ilgili neler yapabileceğimizi hep birlikte konuşmamız lazım. 'Made in Türkiye' algısını en yukarıya taşımak için çalışıyoruz. Bizler İDDMİB olarak elimizden gelen her desteği vereceğiz" ifadelerini kullandı.
İDDMİB Denetim Kurulu Üyesi Fikret Kaya ise, "Bugünün başlığı, hakkımız olup alamadığımız destekler. Her konuştuğum sanayici ve ihracatçı firmalar, teşviklerin olduğunu fakat alamadığını söylüyor. Sanayi ve Ticaret Bakanlıkları'nın teşvikleri var. Bunların hepsini almak için firmamızı da buna uygun hale getirmemiz lazım. Çünkü teşviki almanın da bir standardı var" dedi.
"BU SEKTÖRÜN BÜYÜMESİ İÇİN ÖNÜNÜN AÇILMASI GEREKİYOR"
Vana tarafında çok ciddi bir pazar oluğunu; hidrojeni kullanan, kullanmayı hedefleyen ülkelerin hepsinin vanalarını değiştirmek zorunda olduğunu söyleyen İDDMİB Denetim Kurulu Üyesi ve ARMATÜR Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Turhan, "Armatür sektörü, hammadde olarak ağırlıklı olarak bakır hurdası olmak üzere demir döküm gibi ürünlere bağımlı bir sektör. Bu konuda da sektörün hurda malzemeye ihtiyacı var. Türkiye’de hammaddenin yeteri kadar temin edilemeyip, olan da ihraç ediliyor. Bu da bizim hammaddeyi Avrupalı rakiplerimizden daha pahalıya temin etmemize neden oluyor. Bizim hammadde fiyatlarımız yükseliyor. İtalya mesela üretici firmalarla resmi olmasa da kendi hammaddesini ihraç etmeme kararı alıyor. Almanya’da aynı şekilde davranıyor. Biz bir liralık hammaddeyle 5 lira, 10 lira katma değer yaratabiliyoruz. Bu sektörün büyümesi için önünün açılması gerekiyor. Kullanmasanız da Eximbank limitini açtırmanızı öneriyorum. Benim ihtiyacım yok dememek lazım. Eximbank çok iyi fon buluyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanlıkları’nın da çok ciddi destekleri var. Hatta o destekler Eximbank’tan da uygun olabiliyor. Eximbank ihracatı destekliyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız yatırımı destekliyor. Yeni bir ürün imal ettiğiniz zaman devlet size arazi, bina ve birçok vergi avantajı verebiliyor" şeklinde açıklama yaptı.
