İnşaat ve Malzeme

"Dikkatli Planlama, Malzeme Seçimi ve Titiz Uygulama ile Çatı ve Cephe Sorunları Minimize Edilebilir"

Cephe tasarımı ve uygulamalarında karşılaşılan en yaygın sorunlar hakkında açıklamalarda bulunan CEPHEDER Yönetim Kurulu Üyesi Ersoy Çakır, ST Çatı & Cephe dergisine konuştu.

Cephe tasarımı ve uygulamalarında karşılaşılan en yaygın sorunlar hem estetik hem de teknik boyutlarda ortaya çıkar. İlk olarak, malzeme seçiminde yaşanan zorluklar öne çıkar; bölgenin iklim koşulları ve yapının işlevi göz önünde bulundurulmadığında, cephe malzemeleri uzun vadede dayanıklılığını kaybedebilir. Ayrıca, su ve nem yalıtımı konusunda yapılan hatalar, yapının dış yüzeylerinde zamanla deformasyon ve sızıntılara yol açabilir. Isı yalıtımı eksiklikleri de enerji verimliliğini düşürerek hem iç mekan konforunu hem de çevresel sürdürülebilirliği olumsuz etkileyebilir. Tasarım aşamasında estetik ve fonksiyonel dengeler tam olarak sağlanamadığında ise cephe, binanın kimliğiyle uyumsuz olabilir ve kullanıcı beklentilerini karşılayamayabilir. Montaj ve uygulama süreçlerinde yaşanan işçilik hataları ya da malzeme uyumsuzlukları da cephe yüzeyinde çatlama, renk solması ve bağlantı noktalarında deformasyon gibi sorunlara neden olabilir. Bunların yanı sıra, cephe bakımı ve temizlik süreçlerinin göz ardı edilmesi, zamanla estetik bozulmalar ve işlev kayıplarına yol açarak binanın genel performansını etkiler. CEPHEDER Yönetim Kurulu Üyesi Ersoy Çakır konu ile ilgili açıklamalarda bulundu.

FOTO: CEPHEDER Yönetim Kurulu Üyesi Ersoy Çakır

Cephe Tasarımı ve Uygulamalarında Karşılaşılan En Yaygın Sorunlar Nelerdir?

Cephe tasarımı ve uygulamalarında karşılaşılan en yaygın sorunlar şunlardır;

Yalıtım Problemleri: Isı, ses ve su yalıtımında yetersizlikler, enerji kaybına, konfor sorunlarına ve yapı elemanlarının zarar görmesine neden olabilir.

Malzeme Uyum Sorunları: Farklı malzemelerin bir arada kullanılması durumunda, uyumsuzluklar ve zamanla bozulmalar meydana gelebilir.

Montaj Hataları: Cephe elemanlarının yanlış veya hatalı montajı, yapısal sorunlara, sızdırmazlık problemlerine ve estetik bozulmalara yol açabilir.

Bakım Zorlukları: Cephelerin temizliği ve bakımı zor olabilir, özellikle yüksek binalarda veya karmaşık tasarımlarda erişim sorunları yaşanabilir.

Hava Koşullarına Dayanıklılık: Cephelerin uzun vadeli olarak güneş, yağmur, rüzgar ve sıcaklık değişimlerine dayanıklı olması zor olabilir.

Bu sorunlar; cephe tasarımında dikkatli planlama, malzeme seçimi ve titiz uygulama ile minimize edilebilir.

Derneğinizin Yer Aldığı Çalışmalardan Bazılarını Paylaşabilir Misiniz?

CEPHEDER (Cephe Sanayici ve İş İnsanları Derneği), Türkiye'de cephe sistemleri sektöründe faaliyet gösteren önemli bir kuruluş olarak üniversite, mimar odaları, belediyeler, Ticaret odalarında ürün tanıtımı ve sistem çözümlerine ilişkin eğitici seminerlerde yer almaktadır. Mesleki Yeterlilik Kurumu ile “cephe uygulamaları” konusunda Ulusal Mesleki Standartlar hazırlanmaktadır. CEPHEDER (Cephe Sanayici ve İş İnsanları Derneği), üyelerine yönelik çeşitli eğitim ve destek programları sunarak, sektördeki bilgi birikimini artırmayı ve teknolojik gelişmeleri takip etmeyi amaçlamaktadır. CEPHEDER Üyeleri arasında işbirliğini teşvik eden etkinlikler ve sektörel toplantılar düzenler. Bu etkinlikler, üyelerin yeni iş ortaklıkları kurmalarına ve sektördeki diğer profesyonellerle tanışmalarına olanak tanır.

Derneğinizin Yakın Gelecek İçin Hedefleri ve Planları Nelerdir?

CEPHEDER'in (Cephe Sanayici ve İş İnsanları Derneği) yakın gelecekteki hedefleri ve planları, sektördeki yenilikleri takip etmek, sürdürülebilirlik ve enerji verimliliğini ön planda tutarak cephe sistemlerinde kaliteyi artırmak ve Türkiye'yi bu alanda uluslararası arenada daha güçlü bir konuma taşımaktır. CEPHEDER, cephelerde dijitalleşmeyi ve akıllı teknolojilerin kullanımını artırmayı planlamaktadır. BIM teknolojisinin cephe sistemleri tasarım ve uygulamalarına entegrasyonu teşvik edilecek, bu sayede projelerdeki verimlilik ve uyum artırılacaktır. Sürekli Eğitim Programları ile üyelerine ve sektörde çalışan profesyonellere yönelik sürekli eğitim programları düzenlemeyi hedeflemektedir. Bu eğitimler, sektör çalışanlarının güncel teknolojiler ve yöntemler konusunda yetkinliklerini artırmayı amaçlayacaktır. Yurt dışındaki dernekler ve sektörel kuruluşlarla iş birliği yaparak, Türk cephe sektörünü uluslararası alanda tanıtmayı ve güçlendirmeyi hedeflemektedir. Bu iş birlikleri, üyeler için yeni iş fırsatları ve pazarlar yaratmayı amaçlayacaktır.

Cephe sistemleri ile ilgili yasal düzenlemelerin ve teknik standartların güncellenmesi ve iyileştirilmesi için lobi faaliyetleri yürütülecek. Bu, sektördeki kalite standartlarının yükseltilmesini hedeflemektedir. Tüm bunların yanı sıra; Cephe sistemlerinin önemi ve çevresel etkileri konusunda toplumun bilinçlendirilmesi için kampanyalar düzenlenerek, özellikle enerji tasarrufu ve sürdürülebilirlik konularında farkındalık oluşturulması amaçlanmaktadır. Bu hedefler, CEPHEDER'in üyelerinin yetkinliklerini artırmayı, sektördeki yenilikleri teşvik etmeyi ve Türkiye cephe sektörünü uluslararası arenada daha güçlü bir konuma taşımayı amaçlamaktadır.

Yakın Zamanda Ankara’da Bir İş Kazası Meydana Geldi. İnşaat İskelesinin Çökmesi Sonucunda Can Kayıpları Yaşandı. Buna İstinaden Bir Kez Daha Cephe Uygulamaları Sırasında Emniyetin Önemini Anlamış Olduk. Bu Konuda Neler Söylemek İstersiniz?

Ankara'da meydana gelen iş kazası, inşaat ve cephe uygulamaları sırasında iş güvenliğinin ne kadar hayati olduğunu bir kez daha acı bir şekilde hatırlatmıştır. Can kayıplarıyla sonuçlanan bu tür kazalar, sektör olarak hepimizi derinden üzmektedir. Bu trajik olaylar, iş güvenliğinin her aşamada en öncelikli konu olması gerektiğini açıkça göstermektedir.

 İş Güvenliğinin Önemi:

Hayatın Değeri: Her çalışan, güvenli bir ortamda çalışma hakkına sahiptir. Can güvenliği, tüm inşaat projelerinde en öncelikli konu olmalıdır. Hiçbir proje, hiçbir hedef insan hayatından daha önemli değildir.

Sıkı Denetimler ve Eğitim: Cephe uygulamaları sırasında iş güvenliği prosedürlerinin eksiksiz bir şekilde uygulanması zorunludur. İskelenin doğru kurulumu, malzemelerin güvenli taşınması ve tüm iş güvenliği ekipmanlarının eksiksiz kullanılması gereklidir. Düzenli eğitimler ve sıkı denetimler, kazaların önlenmesinde kritik rol oynar.

Teknolojik Çözümler: Yeni teknolojiler ve sistemler, iş güvenliğini artırmak için kullanılmalıdır. Örneğin, akıllı sensörler ve izleme sistemleri, riskli durumları önceden tespit edebilir ve gerekli önlemlerin alınmasına olanak tanır.

Sektörel Sorumluluk:

Kültürel Değişim: İş güvenliğinin bir kültür haline getirilmesi gerekmektedir. Bu, sadece yasalar ve yönetmelikler aracılığıyla değil, aynı zamanda tüm sektör paydaşlarının bu konuda bilinçli olması ve bunu işin ayrılmaz bir parçası olarak görmesiyle mümkün olacaktır.

Yasal Uyum ve Standartlar: İnşaat sektöründe iş güvenliği standartlarının daha da güçlendirilmesi ve tüm firmaların bu standartlara uyduğunun denetlenmesi önemlidir. İş güvenliği ihlalleri ağır yaptırımlarla karşılanmalıdır.

Sonuç olarak; bu tür kazaların bir daha yaşanmaması için, iş güvenliği konusunda tüm paydaşların üzerlerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi hayati önem taşımaktadır. İnşaat sektöründe çalışan her bireyin güvenli bir ortamda çalışmasını sağlamak için hepimizin daha fazla çaba göstermesi gerekmektedir. İnsan hayatı en değerli varlığımızdır ve her türlü tedbirin alınması, hiçbir şekilde ihmal edilmemelidir.