Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Gürsel Baran, Türkiye ekonomisinde yılın ikinci çeyreğinde elde edilen yüzde 7,6'lık büyüme rakamı ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Baran, "Koronavirüs salgını, tedarik zincirlerinin bozulması, Rusya-Ukrayna Savaşı, enerji sorunları gibi küresel ekonomiyi etkileyen olumsuz durumlara yüzde 7,6’lık büyüme elde ettik. Bu büyüme Türkiye ekonomisinin zorluklara karşı direncini ve reel sektörün dinamizmini gösterdi. TÜİK tarafından duyurulan yılın ikinci çeyreğine ilişkin gayrisafi yurt içi hasıla verilerine göre finans ve sigorta, hizmet faaliyetleri, idari ve destek hizmetleri, mesleki, bilgi ve iletişim, gayrimenkul sektörlerine büyüme yaşandı. İnşaat sektöründeki küçülme ise yüzde 10,9 düzeyinde gerçekleşti.” dedi.
“ENFLASYON DÜŞÜRÜLÜP BÜYÜME KALICI HALE GETİRİLMELİ”
Baran, konuşmasına şu sözlerle devam etti: “Türkiye'nin büyüme, istihdam, yatırım, ihracat ve düşük faizi önceliklendiren ekonomi politikaları, bu süreçte küresel sorunlara karşı dayanıklılık sağladı. Koronavirüs salgını sebebiyle Türkiye'nin alternatif bir tedarik merkezi olarak öne çıktı. Yakın coğrafyalarla daha verimli ilişkiler içine girmesinin ihracata olumlu yansıdı. Bundan sonra ekonomi istihdamı daha çok artırması ve büyümenin sürdürülebilir olması gerekiyor. Enflasyonla mücadele, büyümeyi kalıcı hale getirmek için şart. Önümüzdeki süreçte enflasyonu düşürüp, büyümeyi kalıcı ve sürdürülebilir hale getirerek toplumsal refahı sağlayabiliriz. İhracattaki başarımızı her ne kadar parite etkiliyor olsa da bu süreçte Türkiye, üretimi ve ihracatıyla küresel ekonomide önemli yer edindi. Dışarıda bu ivmeyi sürdürürken içeride de enflasyonla mücadelenin başarılı olması ekonomik hareketliliği artıracaktır. Dar gelirlilere yönelik yeni konut projesinin, uzun süre Türkiye'nin ekonomik büyümesinde lokomotif görev üstlenen inşaat sektörünün sıkıntılı sürecini atlatmasına katkı sağlamasını ve bunun da ekonomik büyümeye yansımasını bekliyoruz." (AA)