ZF Group, ZF CVS Türkiye aracılığıyla ticari araç fren körükleri için Sakarya'da kurduğu fabrikasının resmi açılışını gerçekleştirdi ve ek tesislerin temel atma törenini de yaptı.
ZF'nin yaptığı açıklamaya göre, ürün bileşenlerinde yüzde 90’a varan yerlilik oranını yakalamayı hedefleyen ZF CVS Türkiye, Sakarya'da açılışını yaptığı ve temel atma törenini gerçekleştirdiği ek tesisler için 40 milyon avroluk yatırım yaptı.
ZF CVS Türkiye, planladığı ilave birimleri ile Sakarya’da bulunan tesislerinde 600 kişiye istihdam sağlamayı ve toplamda 300 milyon avroluk ihracat hacmine ulaşmayı hedefliyor.
ZF'NİN YATIRIMI OTOMOTİV SEKTÖRÜNDE TÜRKİYE'YE DUYULAN GÜVENİ GÖSTERİYOR
2020 yılında temeli atılan fren körüğü fabrikasının açılışı ve ek tesislerin temel atma töreninde konuşan ZF Ticari Araç Fren Sistemleri Global Başkanı ve ZF CVS Türkiye Genel Müdürü Kazım Eryılmaz, bu yeni yatırımın ZF’nin otomotiv sektöründe Türkiye’ye duyduğu güveni gösterdiğini veTürkiye’de oluşturdukları güçlü tedarikçi altyapı ve müşteri odaklı çalışmaların, ülkedeki yatırımların temelini oluşturduğunu söyledi.
ZF CVS Türkiye olarak bugün Türkiye’de sadece üretim faaliyetinde bulunmadıklarını, WABCO ve ProVia marka ürünlerin de yerel müşterilere hızlı ulaştırılmasını sağladıklarını dile getiren Eryılmaz; aynı zamanda satın almadan ürün segmentlerine, farklı global fonksiyonları temsil eden yöneticileri ve ekipleriyle birlikte İstanbul’daki merkezden ve Sakarya’dan tüm dünyayı yönettiklerini söyledi.
2022 yılında 44 milyar avro ciro yapan ve dünya genelinde 32 ülkede 168 üretim tesisiyle faaliyet gösteren ZF’nin, Sakarya 1. Organize Sanayi Bölgesi’nde açılışı yapılan fabrikada fren körükleri ve krank milleri ürettiğini dile getiren Eryılmaz, şirketin yeni üretim binasında kompresörler de dahil olmak üzere yüzde 90’a varan yerlilik oranına sahip ticari araç şasi teknolojisi ürünlerine yatırım yapmayı hedeflediğini belirtti. Ayrıca yakalanan yerlilik oranının, son 13 yıldır oluşturulan güçlü yerel tedarikçi ağının ve Türkiye’nin güçlenen altyapısının ve lojistik imkanlarının bir sonucu olduğu açıklamasında bulundu.
(AA)